“Bu sorulara yanıt verin!”

Birgün gazetesi manşetinde, “Bu sorulara yanıt verin!” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“İsmailağa’ya bağlı Hiranur Vakfı’ndaki istismarda, suçlu sadece üç sanık değil. Yaşananlar, tarikatların önünü açan sistemin sonucu. Şimdi hesap sorma vakti.

Delillere karşın Kadir İstekli ve Y. Ziya Gümüşel neden tutuklanmadı? Yargıya bu süreçte baskı yapıldı mı?

Kız çocuğu eğitimden mahrum bırakılırken devlet bunu nasıl tespit edemedi?

H.G.K.’nin 13 yaşında nişan, 14 yaşında düğünü yapılırken güvenlik güçleri bunu neden tespit edemedi?

Hastanedeki kemik yaşı testine 21 yaşında bir kadının sokulmasına kim göz yumdu?

14 yaşındaki çocuğun kemik yaşı testinde 21 çıkmasına karşın soruşturmayı savcı nasıl kapattı?

Bakanlık olaydan iki yıl önce haberdardı. Neden o zaman müdahil olunmadı?”

“Bunu gölgeleyen suç ortağı olur”

Karar gazetesinin manşetinde, “Bunu gölgeleyen suç ortağı olur” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Günlerdir Türkiye'yi sarsan istismar skandalında ‘Bu iş gecikme kaldırmaz’ çağrılarına rağmen ne duruşma öne alındı ne de gözaltı oldu. Hükümetin, Adalet Bakanı'nın sessizliği rahatsızlığı artırdı. Hakaret suçunda bile ‘tutuklama tedbirine’ başvurulurken infial yaratan bir konuda izlenen yaklaşım 'İçimizi yakan duruma sessiz kalan siyaset bu suçun ortağı olur' tepkisini getirdi.

Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızını küçük yaşta ‘imam nikâhıyla’ evlendirmesine ilişkin davada 22 Mayıs'a duruşma konulması tepki çekti. İnfial uyandıran hassas konuda gerçeklerin bir an önce açığa çıkarılması gerektiği belirtildi. Vahim iddialara rağmen gözaltı kararı dahi olmaması da eleştirildi. ‘Gülşen şaka yaptı diye delil karartma gerekçesiyle gözaltına alındı. İstismarda bu işletilmiyor’ paylaşımları yapıldı.

Hukukçular ‘Sanıklar dışarıda olursa delillerin karatılma ihtimali var. Bu yönde karar verilmesi orantılı olurdu’ değerlendirmesinde bulundu. Hükümet kanadından da Adalet Bakanı'dan da yargılamaya ilişkin bir açıklama gelmemesi dikkat çekti. İktidarın tavrını hedefe koyan Kılıçdaroğlu ‘Çıkmış ‘Bu mesele siyaset üstü’ diyorlar. İçimizi yakan bu durum siyasetin ana konusudur. Buna sessiz kalan siyaset suçların ortağı olur’ dedi.”

“İstismarda organize işler”

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “İstismarda organize işler” başlıklı haberinde, “İsmailağa Cemaati’nden Gümüşel’in 6 yaşındayken imam nikahıyla evlendirdiği kızı H.K.G.’nin çocukluğunda cinsel istismara uğradığını belirterek yargıya gitmesiyle ortaya çıkan skandalın arkasında ticari bağlantı var. Cemaat ve vakıf içindeki yöneticilerin birbirlerini kolladığı belgelendi.

H.K.G.’nin ifadesine göre cemaatin iki numarası Mehmet Emin Marankoz dosyayı kapatan organizasyonu yapan kişi. Konu tarikat olur da işin içinde para olmaz mı? Bir gıda şirketinde Gümüşel ve Marankoz ortak. Üstelik koca şirketin ortağı, TOKİ’nin dar gelirliler için yaptığı evlerden almış!” ifadelerine yer verdi.

“Kaç dolar aldınız da bu pastayı kestiniz!”

Sözcü gazetesinin manşetinde, “Kaç dolar aldınız da bu pastayı kestiniz!” başlıklı haber yer aldı:

“CHP’li Engin Altay Meclis’te Soylu’ya, ’15 Temmuz’un finansörü dediğin, şerefsiz dedirttiğin emirlikle, kaç para aldın da bu pastayı kestin?’ dedi, ortam gerildi.

İçişleri Bakanlığı’nın 2023 bütçe görüşmeleri sert tartışmalara sahne oldu. CHP’li Altay’ın sorusu üzerine gerilen ortamda Soylu’nun parmak sallayarak konuşması ve kendisini eleştirenlere laf atması tansiyonu iyice yükseltti.

Soylu, HDP’li ve CHP’li vekilleri aşağılayınca hakaretler havada uçuştu. Muhalefet ve iktidar kanadı birbirinin üzerine yürüdü. Bu sırada Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy da sözlü kavgaya karışında CHP’liler ‘Dışarı’ diye bağırdı. Ersoy da çıktı.”