“Cizre’nin yas günü”
Cizre’de hayatını kaybedenlerin 100 bin kişinin katıldığı cenaze töreniyle toprağa verilmesi basında birkaç gazetede yer alabildi.
18.09.2015
Cizre’de günlerdir devam eden sokağa çıkma yasağı sırasında ölen ve öldürülen 21 kişiden 16’sının cenazeleri 100 bin kişinin katıldığı törenle toprağa verildi. Cenaze töreninin ardından valilik tarafından yeniden ilan edilen sokağa çıkma yasağı bu sabah kaldırıldı.
Cumhuriyet manşetin altında yer ayırdığı habere, “Cizre’de ikinci kez sokağa çıkma yasağı” başlığını attı ve “Cizre’de sokağa çıkma yasağı sırasında hayatını kaybeden 21 kişiden 16’sı gözyaşları arasında toprağa verildi. 35 günlük bebeğin de aralarında bulunduğu cenazeler, 100 bin kişinin katıldığı törenin ardından yan yana defnedildi” dedi.
Zaman habere birinci sayfasının altında, “Cizre’de toplu cenaze töreni” başlığıyla yer verdi ve “8 gündür sokağa çıkma yasağı uygulanan Şırnak’ın Cizre ilçesinde dün hayatını kaybeden 16 kişi için cenaze töreni vardı. İlçeyi savaş alanına çeviren olaylarda hayatını kaybeden 35 günlük bir bebek ile 74 yaşında bir ihtiyarın da aralarında bulunduğu cenazeler, binlerce kişinin katılımıyla son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze için çevre il ve ilçelerden çok sayıda insan Cizre’ye akın etti. Cenazeler, kılınan namazın ardından Cizre Asri Mezarlığı’nda toprağa verildi” ifadelerini kullandı.
Taraf birinci sayfasının altında yer verdiği haber için, “Cizre’nin yas günü” başlığını kullandı ve “Cizre’de 8 gün süren sokağa çıkma yasağı sırasında yaşanan çatışmalarda hayatını kaybeden vatandaşlardan 16’sı, dün binlerce kişinin katıldığı cenaze töreniyle uğurlandı” dedi.
Hürriyet manşetin altında, “Cizre yine yasaklı” başlığıyla verdiği haberde, “Sokağa çıkma yasağı uygulanan 8 gün ağır çatışmalara sahne olan Cizre’de elektrik ve su hatları onarıldı. İlçeye içme suyu, bebek maması, süt getirildi. Günlerdir evlerde bekletilen 16 kişinin de cenazesi vardı. Dün akşam valilik, ‘19.00’dan itibaren ikinci bir emre kadar’ yeniden sokağa çıkma yasağı ilan etti” ifadelerini kullandı.
Milliyet ön sayfasının altında yer verdiği habere, “Cizre’de yine sokağa çıkma yasağı” başlığını attı ve “Cizre’de 8 günlük sokağa çıkma yasağı sırasında ölen, aralarında çocukların da bulunduğu 16 kişi toplu cenaze namazının ardından toprağa verildi. Çatışmalarda ölenlerin yanı sıra hastalık ve diğer nedenlerle hayatını kaybedenler de toprağa verilememişti. Ölenler arasında 35 günlük bir bebek de var. İlçede dün akşam yine sokağa çıkma yasağı ilan edildi” dedi.
“Kum fırtınası”
Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Kum fırtınası” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “AB Konseyi Başkanı Tusk, Erdoğan’a barış sürecinin devam etmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan ise yaşanan olayları ‘kum fırtınası’na benzeterek ‘Bu da geçer’ mesajı verdi. Erdoğan, Ab Konseyi Başkanı Tusk’la görüşmesinde ‘PKK insan hakları için savaşmıyor, bölünme için savaşıyor’ mesajı verdi. PKK’nin bölgeye yapılan yatırımlara saldırılarına işaret eden Erdoğan, ‘Bunun üstesinden geliriz’ ifadesini kullandı. Tusk, görüşmelerde ‘Türkiye’deki çatışmalardan çok endişeliyiz. PKK bizim için terörist örgüttür. Parti binalarına ve gazetelere yönelik saldırılardan endişeliyiz’ dedi” ifadelerine yer verildi.
“Dink cinayetinde kritik ifade”
Zaman gazetesinin manşetinde, “Dink cinayetinde kritik ifade” başlıklı haber yer aldı: “Hrant Dink suikastıyla ilgili davanın seyrini değiştirecek bir gelişme yaşandı. Dink’in avukatlarının iki yıldır ifade vermesini istediği dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Engin Dinç’in kısa süre önce ‘şüpheli’ sıfatıyla ifade verdiği ortaya çıktı. Dinç, İstanbul’u hem telefonla hem de yazıyla uyardıklarını söyledi. Halen istihbarat daire başkanlığı görevini yürüten Dinç, ‘Dink suikastında Trabzon Emniyeti İstanbul’u bilgilendirmedi’ iddialarını kesin dille yalanladı. İstanbul Emniyeti ve İstihbarat Dairesi’ne hem yazılı hem de telefonla şifahi bilgi verdiklerini açıkladı. Trabzon Emniyeti’nin üzerine düşen vazifeyi yerine getirdiğini, cinayetten İstanbul’un sorumlu olduğunu savundu. Dinç’in sözleri, daha önce şüpheli sıfatıyla ifade veren dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler’i yalanlıyor. Cerrah ve Güler savcılık sorgularında Dink’in öldürüleceğine dair istihbarat notunun İstanbul’a gönderilmediğini söylemişti.”
“Erdoğan iniyor”
Taraf gazetesi manşetinde, “Erdoğan iniyor” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “AKP kongresinin ardından gözler 1 Kasım seçimlerine çevrilirken, Erdoğan’ın meydanlara ineceği kesinleşti. Buna göre, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun televizyonlardaki reyting sıralamasını beğenmeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim öncesi ‘meydanlara inmeyin’ tavsiyesinde bulunan danışman ve siyasetçilere tepki gösterdi. Erdoğan, ‘Ahmet Hoca’nın bazı televizyon programlarında ilk 100’e bile giremediğini hatırlatarak, ‘Bununla olmaz, benim meydanlara inmem lazım’ dediği öğrenildi. Özellikle MKYK üyelerinin tamamının Saray’a yakın isimlerden oluşması da Davutoğlu’nun partideki ağırlığının tartışılmasına yol açtı” ifadelerine yer verildi.
“İmralı sessizse mutabakat yoktur”
Hürriyet gazetesi, Cansu Çamlıbel’in Cengiz Çandar’la yaptığı söyleşiyi birinci sayfasının altından, “İmralı sessizse mutabakat yoktur” başlığıyla verdi: “Deneyimlerin bize söylediği şu; Öcalan ne zaman ağzını açmıyorsa ya da konuşması sağlanmıyor ise devletle Öcalan’ın arasında bir mutabakat durumu yok demektir. Devletle Öcalan arasında taktiksel örtüşme olduğu anda Öcalan’ın sesinin duyulmasına izin veriliyor. Sesi duyulmuyorsa makas açılmış demektir.”