“Çöken pistin uçan müteahhiti”

Taraf gazetesi, Erzurum’da heyelan nedeniyle yıkılan atlama kuleleriyle ilgili haberlerine manşetinden devam etti. Gazete, “Çöken pistin uçan müteahhiti” başlıklı haberinde, “Erzurum’da çöken kayakla atlama pistini yapan Sarıdağlar, AKP’nin ihale rekortmeni çıktı. Şirket, konuttan radar üssüne varıncaya kadar 10 milyar liralık 40 ihale almış. Halen yapımını sürdürdüğü projeler arasında TOKİ konutlarının dışında, Trabzon ve Konya şehir stadyumları, Hakkari ile Bingöl havalimanları ve hastaneler de bulunuyor” dedi.

Cumhuriyet gazetesi ise konuyla ilgili başka bir habere ön sayfasının altında yer verdi. Gazete, “Sabıkalı kuleler” başlıklı haberinde, “3 yıl önce 100 milyon lira harcanarak yapılan ve önceki gün heyelanla çöken Erzurum’daki atlama kulelerinin inşaatı sırasında bile toprak kayması yaşandığı ortaya çıktı. Kullanılamaz hale gelen tesisin inşaatında çalışan bir işçi, ‘Daha önce iki defa kayma oldu, beton alıp tadilat yapmaya çalıştılar. Şimdi de çöktü’ dedi. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası heyelanlı bölgeye ‘doğaya inat kulelerin yaptırılmasını’ eleştirdi. Pistlerin çöktüğü gün kentte bulunan ulusal kayakçıların antrenmanı teknik uzmanların uyarısı sonucu iptal edildi ve facianın eşiğinden dönüldü. Trabzon ve Mersin’de de spor tesisleri çürümeye terk edildi” dedi. 

Abdullah Gül yol ayrımında

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde Duygu Güvenç’in imzasıyla yer alan “Dışlandık” başlıklı haberde, Abdullah Gül’ün AKP dışında yeni bir partide siyasete devam edeceğinin sinyallerini verdiği belirtildi ve “Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı adaylığı ile devre dışı bıraktığı yorumları yapılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ne yapacağına yönelik mesajları netleşiyor. Gül’ün karar alma sürecinde, kurucusu olduğu AKP’nin dışında kalmaktan ve kararların sadece Erdoğan tarafından alınmasından rahatsızlık duyduğu öğrenildi. TOBB’deki iftar yemeğinde, ‘Bundan sonra da milletime hizmet etmeye devam edeceğim. Bakalım nasıl edeceğiz’ diyen Gül’ün, ikili temaslarında, AKP dışında da bir partide siyasete devam edebileceği sinyalini verdiği öğrenildi. Gül’ün bunun için cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarını beklediği belirtildi. Erdoğan’ın, adaylığını belirleme sürecindeki tutumunun ardından aralarında AKP’nin kurucularının, Kayserili tanıdıklarının ve Gül’ün öğrencilik yıllarından arkadaşlarının da olduğu çok sayıda isim Gül’ü ziyaret etti. Gül bu görüşmelerde, Erdoğan’a ve AKP’deki bazı isimlere kırgınlığını, ‘Kurucusu olduğumuz partinin dışına düşecek duruma geldik’ mesajıyla paylaştı” denildi.

“Tulumla Meclis’e sokmadılar”

Somalı madenciler kendilerine verilen sözlerin tutulması için Meclis’e yürüdü. Üzerlerindeki kıyafetler nedeniyle Meclis’e alınmayan madenciler duruma tepki gösterdi. 

Birgün, “Somalı madenciler ‘kıyafetleri uygun değil’ diye Meclis’e alınmadı” üst başlığıyla manşetinde yer verdiği habere, “Yüz karası değil, kömür karası!” başlığını attı ve “Maden işçileri, üzerlerinde işçi tulumu ve madenci çizmesi olduğu için Meclis’e alınmadı. Saatlerce bekletilen işçiler, tulumlarını ve çizmelerini çıkarmak zorunda kaldı. İşçileri Meclis’e sokmayan ise eski Hak İş Genel Başkanı AKP’li TBMM İdare Amiri Salim Uslu” dedi.

Yurt manşetten verdiği habere, “Madenciye çizme eziyeti” başlığını attı ve “AKP hükümetinin verdiği sözleri tutması için Ankara’ya yürüyen Somalı madenciler tulum ve çizmeleri yüzünden Meclis’e alınmadı. İşçiler Meclis’e tulumları çıkarıp girdi” dedi.

Cumhuriyet ön sayfasının ortasında yer ayırdığı haber için, “Tulumla Meclis’e sokmadılar” başlığını kullandı ve “Hükümetin verdiği sözleri tutması için yürüyen Somalı madenciler, üzerlerinde işçi tulumu ve madenci çizmesi olduğu için TBMM’ye alınmadı. CHP’li Süleyman Çelebi’nin AKP’li Meclis İdare Amiri ve eski sendikacı Salim Uslu’yla yaptığı görüşmeden de sonuç çıkmadı. Emekçiler dışarıdan getirilen giysileri giydikten sonra içeri girebildi. Yaşananlara isyan eden emekçiler, madenlerde yaralanan, organlarını kaybeden işçilerin bile işten atıldığını vurguladı” dedi.

Taraf habere sürmanşetinde, “Soma yolda kaldı” başlığıyla yer ayırdı ve “Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği facianın ardından, maden işçilerinin koşullarının düzeltilmesi amacıyla Meclis’e getirilen yasa tasarısı kabul edildi. Ancak hükümet, Soma’da madencilere verdiği sözlerin hiçbirini yerine getirmedi. Verilen sözler arasında olan altı maaş ikramiye unutuldu. 2 bin TL’lik maaş talebi karşılanmadı. Emeklilik yaşı 49 olacaktı ancak 50 olarak düzenlendi. Taşeronluğun kaldırılacağı sözü verilmişti o da devam ettirildi” dedi.

Vatan birinci sayfasının altında yer verdiği habere, “Madenlere yaşam odası yerine maske” başlığını attı ve “301 işçinin ölümü sonrası maden yönetmeliği değişti. Madenciler karbonmonoksit maskesi yerine kendiliğinden oksijen üreten özel maske takacak. Kaçış güzergahları özel işaretlerle belirgin hale getirilecek. 300 metrede bir istasyon olacak” dedi.