“Doksanlar çeteleriyle geri döndü”

Karar gazetesinin manşetinde, “Doksanlar çeteleriyle geri döndü” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“Ankara'nın göbeğinde işlenen siyasi cinayetin üstündeki örtü kalkmazken, İstanbul'da uyuşturucu çeteleri sokak ortasında çatıştı. Mafya hesaplaşmalarının, yolsuzlukların, hukuksuzlukların tırmanışı '90'lar karanlığı geri mi döndü' endişesine yol açtı. Devletin çöktüğü Latin ülkelerini aratmayan vahim gidişatı önleyecek kararlı bir iradenin ortaya konması gerektiği belirtildi.

Türkiye, Ülkü Ocakları eski Başkanı suikastıyla yıllar sonra siyasi cinayetle sarsıldı. Kontrolsüz göç akınıyla birlikte yerli-yabancı mafyalar sokak ortasında hesaplaşmaya başladı. Haliç’teki çatışmanın altından da çeteler çıktı. Vahim gidişat bir kez daha 90’lar karanlığını akıllara getirdi. Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş’in Ankara’nın göbeğinde gündüz vakti katledilmesinin üzerinden üç hafta geçti. Suikastı organize eden ekip tespit edilip tutuklanırken silahı tutan el hâlâ firari durumda. Sabıkası olan ve tüm bilgilileri Emniyet’in elinde bulunan Eray Özyağcı’nın tek kare fotoğrafının yayınlanmaması tartışılırken tetikçinin akıbetine dair çeşitli iddialar ortaya atıldı. Sinan Ateş suikastı aydınlatılmazken son dönemde yaşananlar sokakların yerli-yabancı mafyanın hesaplaşma sahasına döndüğünü ortaya koydu.

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in avukatı Ersan Barkın, Peker’e suikast girişiminde bulunmak istediği ileri sürülen İranlı bir kişinin Birleşik Arap Emirlikleri’nde tutuklu olduğunu açıkladı. Barkın söz konusu şüpheliye ilişkin olarak ‘Türkiye’den bağlantıları var, çok açık. Ve Sedat Peker bu kişi tutuklanmadan önce bu kişinin kendisi hakkındaki suikastla görevlendirildiğini biliyor ve o kişiye mesaj yolluyor’ dedi. Barkın ayrıca Netflix’in Sedat Peker’e teklifte bulunduğunu, Peker’in ise ‘Benimle oynayacak kişinin çılgın bir kişi olması gerekiyor’ dediğini ileri sürdü.”

“Mağdurları suçladılar”

Birgün gazetesi manşetinde, “Mağdurları suçladılar” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Türkiye’nin kanayan yarası çocuk istismarı, bu kez Kırşehir’de kendisini gösterdi. Kentteki bir fen lisesinin mürürü olan N.A.'nın 2021 yılının sonlarında yaşları 13 ile 14 arasında değişen yedi kız öğrenciyi istismar ettiği ortaya çıktı. Tutuklu yargılanan yurt müdürünün avukatının duruşma sırasında çocuklara, ‘Hocan sana yatakta dokunduğunda bir şey hissettin mi?’ diye sorduğu, çocuklara defalarca ifadeleri alınarak travmatik anlar yaşatıldığı belirtildi. Çocukların avukatı Çisel Demirkan, bu duruma tepki göstererek ‘Mağdurları suçlu göstermeye çalıştılar. Ama bu çocuklar susmadı, susmayacak’ dedi.

Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre, 2021 yılında her gün en az 195 çocuğun cinsel istismara maruz bırakıldığı ülkede, son örnek Kırşehir’de yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Kırşehir’de yer alan bir fen lisesine ait öğrenci yurdunun müdürü N.A., çok sayıda çocuğu istismar etti. Çocuklar, ilk başta kendilerine ‘babacan’ davrandığını belirttikleri müdürün davranışlarının giderek değişmeye başladığını kaydetti. Müdürün, yurtta kalan kızlardan birine, ‘Bundan sonra yalnızca benim yanımda açık giyineceksin’ dediği iddia edildi. Öte yandan yurt müdürü N.A.'nın yasak olmasına karşın kızların kaldığı odalara haber vermeksizin girip çıktığı da öne sürüldü. Müdürün istismarına maruz kalan çocuklardan birinin okul dışındaki bir markette müdür tarafından sıkıştırıldığı da iddialar arasında yer aldı.

Müdürün tavırlarından rahatsız olan öğrencilerden biri Kırşehir Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nden (ÇYDD) yardım istedi. Müdürden şikayetçi olunurken Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği de çocukların yanında davaya müdahil oldu. Müdür N.A. geçen yıl nisan ayında tutuklandı ve Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına başlandı. Çelişkili beyan verdikleri gerekçesiyle çocukların dört kere ifadeleri alınırken müdürün avukatının çocuklara, ‘Hocan yatakta sana dokunduğunda bir şey hissettin mi?’ diye sorduğu ifade edildi. Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi’nde tutuklu yargılanan okul müdürüne yönelik kararın 31 Ocak’ta görülecek mahkemede verileceği kaydedildi.”

“AKP’nin çocuk işçi sömürüsü”

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “AKP’nin çocuk işçi sömürüsü” başlıklı haberinde, “AKP’nin neden olduğu ekonomik kriz en çok gençleri ve çocukları vurdu. İktidar, MEB eliyle ortaokulu yeni bitirmiş 14-15 yaşındaki çocukları eğitim adı altında çalıştırıyor. Haftanın sadece bir günü okula gidebilen çırak öğrenciler çalışmaları karşılığında asgari ücretin yüzde 30’u oranında ücret alıyor.

Tarım işçisi çocuklar beş yaşından itibaren günde 12 saat tarlada çalışıyor, dört ay boyunca okula gidemiyor. Çoğunda eklem romatizması görülüyor, kolları yanık içinde. Tarım Orman-İş Sendikası Başkanı Durmuş, ‘Okulda daha başarılılar çünkü onlara kolay ve eğlenceli geliyor’ dedi.