“Ekonomistin ustalık eseri”

Birgün ve Cumhuriyet gazeteleri, Erdoğan’ın “Ben ekonomistim” iddiasının bilançosunu çıkardı.

03.02.2023

Birgün gazetesinin manşetinde, “Ekonomistin ustalık eseri” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından her hafta yayımlanan bülten yurttaşın kredi ve kredi kartı borçlarının her geçen gün arttığını gözler önüne seriyor. Bültendeki verilere göre 30 Aralık’tan bu yana bireysel kredi kartı borçlarında yüzde 7,37’lik, tüketici kredilerinde ise yüzde 3,32’lik artış yaşandı. BDDK’nin haftalık verilerine göre ise halkın borcu giderek katlandı. Tüketici kredileri tutarı, 27 Ocak itibarıyla 13 milyar 692 milyon lira artışla 1 trilyon 119 milyar 587 milyon liraya çıktı. En çok artış taksitli ticari kredilerde görüldü. Buradaki artış 1 milyar 283 milyon lira oldu.

Kredi kartlarında da durum değişmedi. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 4,1 artış görülürken borçların toplamı milyarlarca lira oldu. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları 479 milyar 518 milyon liraya çıkarken bunların 238 milyar 359 milyon lirasını taksitliler, 241 milyar 159 milyon lirasını da taksitsizler oluşturdu.

BDDK’nin verilerine göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 27 Ocak itibarıyla bir önceki haftaya göre 160 milyon lira azaldı ancak bu gerilemeye rağmen yurttaş takipte. Takipteki alacakların miktarı ise 161 milyar 822 milyon lira. Söz konusu takipteki alacakların 141 milyar 215 milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Sektörün kredi hacmi ise 85 milyar 651 milyon lira arttı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 7 trilyon 715 milyar 643 milyon liradan 7 trilyon 801 milyar 294 milyon liraya çıktı. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat (bankalararası dahil), geçen hafta 71 milyar 474 milyon lira yükseldi. Söz konusu haftada yüzde 0,8 artan bankacılık sektörü toplam mevduatı, 9 trilyon 191 milyar 911 milyon lira oldu. Bankacılık sisteminin yasal öz kaynaklar 9 milyar 814 milyon lira artarak 1 trilyon 732 milyar 758 milyon lira.”

“Açlık ortada”

Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Açlık ortada” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Ekonomik kriz tırmanıyor, yurttaş yoksulluğun dibine vurdu, maaşlar pula döndü, çarşı pazar yanıyor. Buna karşın Cumhurbaşkanı Erdoğan yine ‘Ben ekonomistim, netice ortada. Ben buna inanıyorum’ diyerek iktidarında uyguladığı ekonomi politikalarını savundu. Uzmanlar, ‘Ekonomi inançla değil bilimle yönetilir’ dedi.

Prof. Dr. Korkut Boratav: Ekonominin bir sosyal bilim olarak inançlarla değil bilimsel olgularla temel savlarının ortaya konulması lazım. İnançlarla alakası yok. Doğrudan nesnel olgularla bağlantılı.

Prof. Dr. Duran Bülbül: İktisat biliminin kendi kuralları vardır. Bu inanıp inanmama meselesi değildir. Erdoğan’ın açıkladığı ‘sebep-sonuç’ ilişkisinin iktisat biliminde yeri yok. Politika faizlerini yüzde 9’a çekmiş olabilirler ama bankalardaki mevduat faizleri şu anda yüzde 30’larda. Bu durum yoksullaşmaya işaret ediyor. Zengin daha zengin, yoksul daha yoksul. Türkiye’de 2 sınıf ortaya çıktı. Zenginler ve yoksullar.

İdris Şahin (DEVA Partisi): Neticeyi insanlar görüyor ama Erdoğan farkında değil. Öyle bir izolasyonlu ortamda yaşıyor ki çarşıda pazarda ne olup bittiğini bir türlü göremiyor. Gerçek enflasyon vatandaşın sokakta yaşadığıdır.

Prof. Dr. Bilge Yılmaz (İYİ Parti): Erdoğan’ın bu özgüveninin içi boş, bunu hepimiz biliyoruz. İktidar, Berat Albayrak döneminden bu yana, Erdoğan’ın ‘inançlarına’ dayanan ekonomi politikalarıyla ülkede bir deney gerçekleştiriyor. 85 milyon vatandaş çok ağır bedeller öderken bu sözleri nasıl bu kadar rahat sarf edebiliyor anlamak çok güç.”

“EYT’de şartları kaldırın”

Evrensel gazetesi manşetindeki, “EYT’de şartları kaldırın” başlıklı haberinde, “AKP’nin ‘Bütün şartları kaldırıyoruz’ diyerek Meclis’e getirdiği EYT tasarısı, 4.8 milyon EYT’lide hayal kırıklığı yarattı. Emeklilik için 3 şarttan yalnızca biri kaldırıldı. Muhalefet: Tüm şartları kaldırın!

Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in ’99 öncesi bütün şartları kaldıracağız’ ifadelerine rağmen hazırlanan tasarıda prim şartı, emekliler için intibak, çırak ve stajın sigorta başlangıç tarihi sayılması, deprem mağdurlarına ilişkin düzenleme, emeklilik aylık bağlama oranlarının düzenlemesi yer almadı.

Emek Partisi, CHP, HDP, İYİ Parti ve DİSK, ‘Yaşa da prime de takılmayacak düzenleme yapılmalıdır’ dedi. Primi tamamlamak isteyen milyonların borçlandığını kaydeden siyasiler, ‘975 gün prim dayatılması sadece işçilerin hayallerini değil, evde ve iş yerinde huzuru da bozmuştur’ dedi” ifadelerine yer verdi.