“Gönül teli Cizre’de koptu”
Cumhuriyet gazetesindeki Selahattin Demirtaş röportajı ve Taraf gazetesinin Reza Zarrab’la ilgili manşeti, gündemin öne çıkan haberleri oldu.
30.05.2016
Selin Ongun’un Selahattin Demirtaş ile yaptığı röportaj Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Demirtaş’tan korkutan çıkış” başlığıyla yer aldı: “HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş ile Diyarbakır’da konuştuk. Demirtaş, ‘Gönül teli koptu mu’ sorumuza şu yanıtı verdi: ‘Cizre’de koptu. Bodrum katliamını yaklaşık bir aya yaydılar. Bilerek herkes hücrelerine kadar korksun istediler. Evet, Kürtler ‘Bize biat etmeyenlere acımasız oluruz’ mesajını aldı. Dersim’deki Maraş’taki devlet 2016’da da değişmemişti. Kürtlerin gönlünde bir daha asla Türk devleti ile bir aidiyet ilişkisi kurulamayacak. Dokunulmazlıklarla ilgili Kılıçdaroğlu’nun Genelkurmay’dan dolaylı olarak brifing aldığını duydum. Kılıçdaroğlu’nun ordudan aldığı brifing veya rica, bilemem; ‘HDP’lilerin dokunulmazlığına evet demelisiniz’ isteği karargahtan geldikten sonra görüşmenin anlamı kalmamıştı.”
“Zarrab’ın sır pasaportları”
Taraf gazetesi manşetinde, “Zarrab’ın sır pasaportları” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “ABD’de kefalet talebi reddedilen Zarrab için Savcı Bharara tarafından hazırlanan dilekçede, Zarrab’ın Rusya, Azerbaycan ve Mısır ziyaretlerini gizlediği ve İran ile Makedonya’dan aldığı pasaportları olduğu ortaya çıktı. ABD’de tutuklu yargılanan Reza Zarrab’ın kefaletle serbest kalma talebine bir dilekçeyle cevap veren Savcı Bharara, Zarrab’ın gittiği ülkeler ve mal varlığı konusunda yalan söylediğini ifade etti. Bharara ayrıca Zarrab’ın İran ve Makedonya pasaportları ile gezdiği ülkeleri kendilerinin bilmediğini çünkü ABD’nin bu iki pasaporta sahip olmadığını belirtti. Zarrab’ın avukatı Benjamin Brafman tarafından kaleme alınan başvuruda, Zarrab’ın üç adet pasaportu bulunduğu ve kendi isteği ile İran ve Türk pasaportlarını yetkililere teslim ettiği belirtildi. Brafman bu olayı örnek göstererek Makedonya pasaportunu da vereceklerini ifade etmişti” ifadeleri kullanıldı.
“Söz kelepçeli kalemlerde”
Özgür Düşünce gazetesinin manşetinde, “Söz kelepçeli kalemlerde” başlıklı haber yer aldı: “Türkiye’de gazetecilik tutsak edildi. 36 gazeteci tutuklu, yüzlercesi de dava ablukasında. Gültekin Avcı, 6 köşe yazısından 253 gündür hücrede tecrit ediliyor. Gazeteci Mehmet Baransu doğru haber yazdığı için 456 gündür cezaevinde tutuluyor. Hidayet Karaca, dizi senaryosu sebebiyle 532 gündür zindandan çıkarılmıyor. Söz şimdi onlarda… Yazar Gültekin Avcı: ‘6 köşe yazısında muta nikahını kötüleyerek algı operasyonu yaptığım gerekçesiyle tutuklandım. Mutanın, şantaj unsuru olduğunu yazıp yetkilileri uyarmıştım. ‘Ne kadar hapiste tutarsak kardır’ anlayışı hakim. Can Dündar ve Erdem Gül’e verilen destek bize verilmedi. Baransu’yu, Karaca’yı ve beni demek ki gazeteci saymıyorlar. Dündar’ın yazılarından yargılanmasını infialle karşılayanlar sadece 6 köşe yazısını ağır silah sayıyorlar demek. Gazeteci Mehmet Baransu: Tutuklu olduğumuz dosyada 15 ay geçmesine rağmen henüz iddianame dahi düzenlenmedi. Ne ile suçlandığımızı bile bilmiyoruz. Anayasa Mahkemesi tüm bu hukuksuzluklara sessiz kalarak güveni zedeledi. Hakkımdaki suçlama, sadece gazetecilik faaliyeti kapsamında yapılan haberlerden oluşuyor. Tek kişilik örgüt kurulduğu iddiasıyla dahi karşılaşıldı. Gazeteciliğin evrensel ilkeleri yargılanıyor. Ama gazeteciler bu duruma sessiz kalıyor. Samanyolu Grubu Başkanı Hidayet Karaca: Baharın gelişini, yazın bitişini fark edemeden geçti günler. Bu mantıksız suçlamalar mahkemeden döner diye düşünüyordum. Yanılmışım. Halkın bu safsatalara kanacağını tahmin edemezdim. Kendimden ziyade milletin makus talihine üzülüyorum. AB’ye uymak için atılan adımlar nerede, geldiğimiz yer nerede? Senaryodan terör örgütü suçlamasının dünyada örneği yok. İdam kaldırılmasaydı asılmıştık.’”