“‘Gündeme göre dava değişiyor’”

Dört gün sürecek Hrant Dink suikastı davası dün başladı. İlk duruşmada bazı sanık avukatları davadan çekilirken, dönemin Trabzon İstihbarat Şubesi amiri Ercan Demir savunmasında jandarmayı işaret etti.

Cumhuriyet gazetesi habere manşetin yanında, “Avukatlar davayı bıraktı” başlığıyla yer ayırdı ve “Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayeti davasında yargılanan cemaatin kritik isimleri Ramazan Akyürek ve Ali Fuat Yılmazer’in avukatları davadan çekildi. Dönemin Trabzon İstihbarat Şubesi amirlerinden Ercan Demir savunmasında ‘Ogün Samast isminin kendilerine gelmediğini’ söyledi” ifadelerine yer verdi. 

Birgün gazetesi manşetin yanındaki habere, “‘Gündeme göre dava değişiyor’” başlığını attı ve “Darbe girişiminin ardından, önemli gelişmelerin yaşandığı Hrant Dink cinayetinin 4 gün sürecek davası dün başladı. İstihbaratçı Demir ifadesinde, ‘Saklanan bir takım şeyler var ve bunlar gündeme göre değişiyor. Mızrak artık çuvala sığmıyor. Sahte belge tanzim edebilirsiniz, mahkemeyi kandırabilirsiniz ancak kazanamayacaksınız’ dedi. Duruşmayı CHP ve HDP’li vekiller de takip etti” ifadelerini kullandı.

Evrensel gazetesi manşetten verdiği habere, “Bu cinayeti birlikte işlediniz” başlığını attı ve “Çağlayan’daki duruşma öncesi açıklama yapan Hrant’ın Arkadaşları, Dink cinayetinin tümüyle Gülen Cemaati’ne yıkılmak istendiğine dikkat çekerek, ‘Bu cinayeti hepsi beraber işledi’ dedi. Bazı sanık avukatlarının dosyadan çekilmeyi talep ettiği duruşmada, dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi’nde görevli Ercan Demir savunma yaptı. Demir savunmasında jandarmayı işaret etti” ifadelerine yer verdi.

“Demokrasi bizi barıştırır”

114 aydının imzaladığı bildiride, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yaşanan süreçte HDP’nin dışlanmasına tepki gösterildi.  

Cumhuriyet gazetesi manşetin yanındaki haber için, “Demokrasi bizi barıştırır” başlığını kullandı ve “TBMM’de ve meydanlarda HDP’nin dışlanmasına aydınlardan itiraz geldi. 114 aydın tarafından imzalanan metinde, HDP’nin dışlanmasının toplumdaki kutuplaşmayı artırmaktan başka bir amaca hizmet etmeyeceği belirtildi. Aydınlar, ‘Darbe ayrıştırır, demokrasi barıştırır’ uyarısı yaptı” ifadelerine yer verdi.   

Evrensel gazetesi habere manşetin altında, “Aydınlardan ‘Darbe ayrıştırır, demokrasi barıştırır’ bildirisi” başlığıyla yer ayırdı ve “Aralarında aydın, yazar, gazeteci ve akademisyenlerin de bulunduğu 113 kişi, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından HDP’nin iktidar tarafından hedef haline getirilmesine karşı bildiri yayımladı. 113 isim ‘Darbe ayrıştırır, demokrasi barıştırır’ açıklamasında bulundu” dedi. 

“03.00 Mektup operasyonu”

Hürriyet gazetesi manşetinde, “03.00 Mektup operasyonu” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Türkiye-Rusya krizini bitiren süreçte Org. Hulusi Akar, Cavit Çağlar, Nazarbayev, İbrahim Kalın gibi isimler rol oynadı. En kritik an ise mektubun 24 Haziran’da saat 03.00’te havalanan özel uçakla Putin’e ulaştırılmasıydı. Uzlaşma süreci, Genelkurmay Başkanı Org. Akar’ın, 90’lı yıllardan tanıdığı işadamı Cavit Çağlar’ın Dağıstan Özerk Cumhuriyeti Lideri Ramazan Abdulatipov üzerinden, Putin’e bir kanal açabileceğini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a söylemesiyle başladı. Erdoğan yeşil ışık yakınca temaslar başladı. 30 Nisan’da Huber Köşkü’nde Erdoğan, Akar ve Çağlar buluştu. Rusya Lideri Putin, Erdoğan’dan sözlü değil, yazılı bir beyan bekliyordu. Bu konuda irtibat kurulacak isim Putin’in danışmanı Yuri Uşakov’du. Türkiye’den yetkili olarak seçilen Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın’ın yazdığı mektup taslağı defalarca Ankara-Moskova arasında gelip gitti. Nihayet olumlu sinyali 23 Haziran’da Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev verdi. Nazarbayev St. Petersburg’da Putin ile görüşmüştü. Mektup gelirse, Putin el sıkışmaya hazırdı. Mektubun 24 Haziran saat 13.00’e kadar Şanghay İşbirliği Örgütü toplantısının yapıldığı Özbekistan’ın başkenti Taşkent’e ulaştırılması büyük önem taşıyordu. Erdoğan’ın 23 Haziran gecesi imzaladığı mektupta ‘özür’ yerine ‘Mazur görün, kusura bakmayın’ anlamındaki Rusça ‘izvinite’ kelimesi yer aldı. Mektupla gece saat 03.00’te havalanan uçakta Kalın ve Çağlar vardı. Ancak geçilecek ülkelerden uçuş izni alınamamıştı. Gürcistan, Azerbaycan, Türkmenistan’dan geçiş izni havada alındı. Özbekistan izin vermeyince Nazarbayev devreye girdi. Sonuçta uçak saat 12.15’te Taşkent’e indi. Uşakov, mektubu Putin’e gösterdikten sonra arayıp ‘Sonuç olumlu’ dedi” ifadeleri yer aldı.      

“CHP’de idam ve Akar rahatsızlığı”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “CHP’de idam ve Akar rahatsızlığı” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “CHP yönetiminin Yenikapı mitingine ilişkin değerlendirmelerinde Erdoğan’ın demokrasi buluşmasındaki ‘idam’ söylemi ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar’ın ‘sürpriz’ konuşması öne çıktı. Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz’dan bu yana dile getirdiği ‘darbelere de, diktaya da hayır’ tavrını vurgulaması açısından mitingin bir ‘fırsat’ olduğu değerlendirilmesine karşın, Erdoğan’ın kitlelerle ‘idam’ diyaloğuna girmesi CHP’de rahatsızlık yarattı. Parti yönetimi Akar’ın CHP liderinin bilgisi dışında miting kürsüsüne çıkmasından da rahatsız oldu. Grup Başkanvekili Özgür Özel, ’15 Temmuz günü darbeciler başarılı olsaydı da üniformalı bir generalin kalabalıklara konuştuğunu görecektik; dün de yine omuzu samanyolu gibi yıldızlarla dolu bir generalin başında asker şapkasıyla kitlelere konuştuğuna tanık olduk. Bu 21. yüzyıl demokrasisine yakışmıyor, bu bir demokrasi fotoğrafı değil’ dedi” ifadelerine yer verildi.