“Halkı uyaran haberciye gözaltı baskını”

Gazeteci Arzu Yıldız’ın evine yapılan baskın ve hakkındaki gözaltı kararı sadece Özgür Düşünce ve Yeni Hayat gazetelerinde yer aldı

22.07.2016

Gazeteci Arzu Yıldız hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.

Özgür Düşünce gazetesi ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “Halkı uyaran haberciye gözaltı baskını” başlığını attı ve “Cunta askerlerinin Boğaziçi Köprüsü’nde başlattıkları darbe girişimini Türkiye’ye ilk duyuran gazeteci Arzu Yıldız için gözaltı kararı çıkarıldı. Polis, biri 6 aylık iki çocuk annesi Yıldız’ın evine baskın düzenledi” ifadelerine yer verdi.

Yeni Hayat gazetesi habere birinci sayfasının altında, “Gazeteci Arzu Yıldız için gözaltı kararı” başlığıyla yer verdi. Haberde, “Haberdar Ankara Temsilcisi, yargı muhabiri Arzu Yıldız hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Yıldız, kararla ilgili yaptığı açıklamada, ‘Şu kadarını söyleyeyim; pasaportum ve vizem var. Telkinlere rağmen buradan ayrılmayı düşünmüyorum. Düşündüğüm 6 aylık ve 7 yaşındaki kızlarım’ dedi” ifadeleri yer aldı.  

“Cadı avı başladı”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Cadı avı başladı” başlıklı haber yer aldı. “Darbe karşıtı gösterilerde nefret, karakolda işkence, kamuda şüpheli tasfiye var” üst başlığıyla verilen haberde, “15 Temmuz darbe girişimini protestolar sırasında bazı provokatörler yurttaşları Alevi ya da solcu kimliği ile bilinen mahallelere saldırıya yönlendiriyor. Dün gece İstanbul’da Gazi Mahallesi, Okmeydanı, Nurtepe ve Armutlu gibi mahallelerde gerilim yaşandı. Kocaeli’nde HDP İl Başkanlığı saldırıya uğradı. Malatya’da Alevilerin ağırlıkta olduğu Paşaköşkü ve Çavuşoğlu mahallelerine giden gruplar, ‘AKP’liler burada Aleviler nerede’ diye bağırdı. Konya ve Karatay’da Suriyeli göçmenlere saldırı olayları yaşandı. İktidar darbe girişiminden sonra ‘cemaatçileri’ hedef aldığını söyleyerek kamuda büyük operasyona başladı. Sayıları 13 bin 210’u bulan çalışan görevden alındı. Kısa sürede bu kadar çok ismin uzaklaştırılması listelerin daha önceden hazırlandığını düşündürdü. Darbe girişimi sırasında gözaltına alınan erlerin durumu belirsizliğini korurken ailelerin meraklı bekleyişi de sürüyor. Gözaltına alınan erler konusunda ‘darbeye teşebbüsten’ işlem yapılamayacağı, büyük bölümünün salıverilmesi gerektiği belirtiliyor. Askeri hukuk uzmanları erler için ‘Sivil bir görevli verilen emrin hukuka uygun olup olmadığını değerlendirebilir. Ancak askerde er ‘emir hukuka uygun mu değil mi’ diye sorgulamaz. Askere ‘şuraya gidiyoruz’ denildiği zaman gider’ değerlendirmesi yaptı. Darbe girişiminin bastırılmasının ardından gözaltına alınan askerlere yönelik linç ve Emniyet’teki küfürlü, işkenceli sorgu, insan hakları savunucuları tarafından tepkiyle karşılandı. İnsan hakları savunucuları gözaltındaki bir kişiye yapılan işkenceyi meşrulaştıracak bir neden olmayacağını belirtti” ifadeleri kullanıldı.          

“Darbe el değiştirdi”

Özgür Gündem gazetesinin manşetindeki, “Darbe el değiştirdi” başlıklı haberde, “Saray ve AKP, cuntacıların darbe girişimi sonrası demokrasi yerine diktatörlük için tasfiyeye başladı. İçişleri Bakanlığı, 7 bin 899’u polis, 30’u vali, toplam 8 bin 777 personeli görevden uzaklaştırdı. Şimdiye kadar 100’ü aşkın general ve amiral ile on bine yakın asker ya tutuklandı ya gözaltına alındı. Binlerce hakim ve savcı da görevden alınarak gözaltına alındı. Sokağa salınan DAİŞ unsuru sivil faşistler ise Kürtlere, Alevilere, sol ve demokratik güçlere saldırıyor. AKP bu çeteleri silahlandırmaktan bahsediyor. İktidar, darbe girişimini demokratikleşme yerine demokratik güçleri tasfiye için kullanıyor” ifadelerine yer verildi.

“Linç tedirginliği”

Evrensel gazetesi manşetinde, “Linç tedirginliği” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “İktidarın, ‘Meydanları boş bırakmayın’ çağrıları, idam talebi için ‘hakkınızdır’ söylemleri, tehdit, sansür ve hukuksuz gözaltılar sokakların linç kültürüyle işgal edilmesinin önünü açtı. Bir çok yerde yaşanan saldırılar tedirgin ediyor. Malatya’da 15 Temmuz gecesi Erdoğan’ın çağrısı üzerine sokağa çıkan bir grup, Alevilerin yaşadığı Paşaköşkü Mahallesi’ne saldırdı. Araçlarla dolaşanların hakaretleri ve saldırılarına maruz kalan mahallenin büyük kısmı köylerine gitmek zorunda kaldı. Ankara’da ise 10 Ekim Anıtı’nın tahrip edilmesi nedeniyle düzenlenen basın açıklamasına polis saldırdı. Polis, sendika ve meslek örgütü üye ve yöneticilerini küfür ve hakaretlerle dağıttı. İstanbul Pendik’te önceki gece, Alevi yurttaşların yoğun yaşadığı Ahmet Yesevi Mahallesi’nde bir binanın yanında bulunan kömürlük, iki özel araçla tekbir getirerek dolaşan kimliği belirsiz kişilerce ateşe verildi. Gazetemizİstanbul’un merkezine ise baskın düzenlendi, ofiste bulunan tüm malzemeler kullanılamaz hale getirildi. Kocaeli’de HDP bürosunun kapısı zorlandı, ırkçı yazışmalar yapıldı, tabelasına Türk bayrağı asıldı” ifadeleri yer aldı.

“Büyük tasfiye”

Özgür Düşünce gazetesinin manşetinde, “Büyük tasfiye” başlıklı haber yer aldı: “TSK içindeki bir grup cuntacının darbe girişiminin ardından devlette büyük tasfiye başladı. Polis, hakim, savcı ve maliyeci 13 binin üzerinde isim açığa alındı. Memurların izinleri kaldırıldı. İzindekiler geri çağrıldı. Yurt dışına çıkışları durduruldu. İçişleri Bakanlığı 8 bin 777 personelin görevden uzaklaştırıldığını duyurdu. Tasfiye edilenlerin arasında 1’i il, 29’u merkez olmak üzere 30 vali, 52 mülkiye müfettişi, 47 kaymakam, 246 mülki idare amiri olduğu belirtildi. Görevden alınanların büyük bölümünü polisler oluşturdu. Açığa alınan polislerin 3 bin 21’inin rütbeli, 4 bin 774’ünün polis memuru olduğu kaydedildi. 2 tümgeneral, 9 tuğgeneral, 61 albay olmak üzere 614 jandarma personeli ile 1’i tümamiral, 3’ü albay olmak üzere 18 Sahil Güvenlik personelinin de görevden uzaklaştırıldığı açıklandı. Maliye Bakanlığı’nda ise bin 500 memur açığa alındı. 2 bin 745 yargı mensubu hem açığa alındı hem de haklarında gözaltı kararı verildi. Başbakanlık genelgesiyle memurların yıllık izinleri kaldırıldı. İzinde olanlar geri çağırıldı. Kamu görevlilerinin yurt dışına çıkışı durduruldu.”  

“Darbe depremi”

Birgün gazetesi de manşetinde benzer bir habere yer verdi. “Darbe depremi” başlıklı haberde, “Merkezinde Gülen Cemaati’ne mensup askerlerin bulunduğu başarısız darbe girişiminin ardından İçişleri Bakanlığı bünyesindeki kamu görevlileri hakkında da deprem etkisi yaratan kararlar alındı. Bakanlık’tan yapılan açıklamada, merkez ve taşta teşkilatlarında görevli toplam 8 bin 777 personelin görevden uzaklaştırıldığı belirtildi. Görevden uzaklaştırılanlar arasında 30 vali de bulunuyor. Ayrıca kamuda tüm izinler ve yurtdışına çıkışlar iptal edildi. Türkiye genelinde başlatılan soruşturmalar kapsamında TSK bünyesinde bulunan toplam 358 general ve amiralin 103’ü ya gözaltında ya da tutuklanmış durumda. Bu isimler arasında, ‘darbenin bir numaralı ismi’ olduğu öne sürülen eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk ile 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti de yer alıyor. Yunanistan’a giden sekiz asker ise Suçüstü Mahkemesi’ne çıkarıldı. Ek süre talep edilmesi üzerine duruşma 21 Temmuz’a ertelendi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından darbe girişimiyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında polis, Yargıtay ve Danıştay binalarında arama yaptı. Listede ismi bulanan ve Yargıtay’a gelen yüksek yargı mensupları hakkında gözaltı işlemi uygulandı. Haklarında gözaltı kararı verilen 3 ayrı adliyede görevli 140 hakim ve savcıdan 61’inin gözaltında olduğu öğrenildi. Gözaltına alınan 61 kişi içerisinde eski HSYK 2. Dairesi Başkanı Nesibe Özer de bulunuyor” ifadeleri kullanıldı.   

“FETÖ’cü subaylar darbe bildirisini Saray’da yazmış”

Sözcü gazetesi manşetinde, “FETÖ’cü subaylar darbe bildirisini Saray’da yazmış” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “15 temmuz gecesi TRT’de okunan darbe bildirisini, Erdoğan’ın başyaveri dahil en yakınındaki 6 subayın yazdığı ortaya çıktı” ifadeleri yer aldı.