“İşte bu tablo oylanacak”
Birgün gazetesi, 20 yılın sonunda “Saray’ın yol açtığı enkazı” okuyucularıyla paylaştı.
31.03.2023
Birgün gazetesinin manşetinde, “İşte bu tablo oylanacak” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Ülke son yılların en kritik seçimlerine hızla ilerliyor. Siyaset sahnesi ısınırken işsizliğin kronikleştiği, hayat pahalılığın can alıcı noktaya geldiği, herkesin borçlandığı bu dönem, yapılacak seçimin de temel belirleyeni olacak. AKP iktidarının yarattığı kriz, toplumu derin bir bunalıma sürüklerken ülkenin en temel ve kronikleşen üç sorununda yaşanan seyir, 20 yılın ‘kayıp yıllar’ olduğunu gözler önüne seriyor.
AKP’nin 20 yılı aşkın iktidarı döneminde işsizlik ortalaması yüzde 10’un üzerine çıktı. AKP iktidarı öncesinde yüzde 8 dolayında olan işsizlik, 2001 krizinde ilk kez yüzde 11 düzeyine çıktı ve bu tarihten itibaren çift haneli rakamların arasında gitti geldi. AKP döneminde yeni işsizlik türleri de toplumun hafızasına yerleşti. ‘Ümitsiz işsizler’ ve ‘ne eğitimde ne istihdamdaki gençler’ işsizliğin AKP döneminde kronikleştiğinin de göstergesi oldu.
Son açıklanan verilere göre 15 ve üzeri yaştaki 1 milyon 648 bin kişinin iş bulma ümidi kalmadı. Üstelik bu sayının 352 bini 15-24 yaş arasındaki gençlerden oluşuyor. Başka bir ifadeyle 100 ümitsiz işsizden 21’i genç.
Ekonomik kriz döneminde geçinemeyen halk, bankalara mecbur bırakıldı. AKP döneminde borca girmeden zorunlu ihtiyaçlar bile karşılanamaz hale geldi. Geçmişte ikramiyesi ile araba, konut alabilen emekliler geçinebilmek için bankalara borçlanmaya başladı. Öğrenciden emekliye toplumun her kesimi bankalara borçlu durumunda. Bireysel kredi kullananların sayısı son bir yılda 2 milyon kişi artarak 38,3 milyon kişiye ulaştı. Yüksek enflasyon karşısında düşük kalan kredi faizleri borçlanmayı daha da tetikledi. Ortalama kredi bakiyesi 42,9 bin TL düzeyine çıktı.
Prof. Dr. Öner Günçavdı, 20 yıllık AKP döneminin çözülemeyen ve giderek kronikleşen sorunlarını büyüme perspektifinde değerlendirmek gerektiğini söyledi. ‘Büyümenin niteliğine bakmak gerekiyor’ diyen Günçavdı, büyümenin kâğıt üzerinde gerçekleştiğini belirterek şunları söyledi: ‘AKP’li yıllarda büyüme ağırlıklı olarak inşaat faaliyetlerinden oluştu ve bir de bankacılık ile sigortacılık faaliyetlerinden sağlandı. Büyümenin bu niteliği istihdam yaratmıyor. Buradan elde edilen büyüme sorunlu bir büyümedir. Gerçek anlamda bir büyümenin sanayi üzerinden gerçekleşmesini bekleriz. Bizim gibi ülkeler bunu gerçekleştiremiyor. Bu da beraberinde işsizlik ve enflasyonu getiriyor. Ekonominin temel sıkıntısı aslında buradan kaynaklanıyor.’”
“Anayasayı tanımadılar”
Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Anayasayı tanımadılar” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Referandumda mühürsüz oyları kabul eden, İBB seçimlerini yenileyen, parmak boyasını reddeden Yüksek Seçim Kurulu (YSK), tüm itirazlara karşın Erdoğan’ı üçüncü kez cumhurbaşkanlığı aday pusulasına koydu. 14 Mayıs’taki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan, Kılıçdaroğlu, İnce ve Oğan yarışacak.
Hukukçular, ‘YSK, bu karar ile anayasayı ve uluslararası anlaşmaları çiğnedi, yok saydı ve ihlal etti. YSK üyeleri kasten suç işledi. Siyasal erk korumasıyla kendilerini fiili bir dokunulmazlık içinde hissediyor olabilirler. Ancak bu erk değiştiğinde mutlaka yargılanacaklar’ dedi.”
“Siyaset başka ticaret başka”
Karar gazetesi manşetindeki, “Siyaset başka ticaret başka” başlıklı haberinde, “Türkiye’ye 1.4 milyar dolarlık tazminata mal olan ‘Irak petrolü’ davasında soru işaretleri cevap beklerken, sevkiyatın büyük bölümünün Türk toprakları üzerinden İsrail’e yapılması da dikkat çekti. O dönemde hem Tel Aviv’e hem de Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi’ne karşı gergin bir politika izleyen Ankara’nın, ‘özel bir şirketin üç ülke arasında yürüttüğü yasadışı ticarete anlayış göstermesi’ çelişki oluşturdu.
Irak Bölgesel Kürt yönetiminin merkezi hükümeti baypas ederek gerçekleştirdiği yasadışı petrol sevkiyatından dolayı Türkiye’ye 1.4 milyar dolarlık ceza kesilmesine muhalefet kanadından tepkiler sürüyor. Astronomik tazminatın ardından gözler ticareti yapan özel şirkete çevrildi. Türkiye’yi böyle bir yükün altına sokan anlaşmaların nasıl onay aldığı ve Enerji Bakanlığı’nın niçin itiraz etmeden cezayı ödeyeceğini açıkladığı soruları yöneltildi.
Ankara’nın Barzani yönetimiyle ilişkilerinin en sıkıntılı gözüktüğü dönemde bile petrol sevkiyatının kesintiye uğramadan devam etmesi ise dikkat çekti. ‘Siyaset başka ticaret başka’ yaklaşımının Tel Aviv’le sert açıklamaların yapıldığı dönemde de yürütüldüğü dile getirildi. İsrail gazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya aktarılmasına dönük proje için Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Oturulur, konuşulur’ çıkışıyla zeytin dalı uzatmıştı” ifadelerine yer verdi.
“Vaatlerde sükutu hayal”
Evrensel gazetesinin manşetinde, “Vaatlerde sükutu hayal” başlıklı haber yer aldı:
“Başvurularını yapıp bir an önce emekli aylığı bağlanmasını bekleyen EYT’lilere kötü haber: ‘Maaş ödemesi eylülü bulacak.’ Öte yandan iktidarın verdiği birçok vaat de kanun teklifi haline getirilmedi.
‘Aylıkların ödenmesi eylülü bulabilir’ itirafına EYT’lilerden tepki: ‘Şimdi de beklemeye takıldık, eylüle kadar nasıl geçineceğiz?’ SGK uzmanı Özgür Erdursun da martta emeklilik müracaatı yapanların maaşlarını, nisandan itibaren hesaplanarak toplu şekilde ancak 8 ay sonra alabileceklerini belirtti!”