“Kuran kürsüde”

Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun “Kuran istismarı yapıyor” sözlerine, elinde Kuran’la miting düzenleyerek cevap verdi.
Cumhuriyet manşetten verdiği habere, “Kuran kürsüde” başlığını attı ve “Toplu açılışlar bahanesiyle AKP için seçim meydanlarına çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, din üzerinden kampanya yapıp oy toplamaya çalışıyor. Siirt’te Diyanet’in bastığı Kürtçe Kuran’la kürsüye çıkan Erdoğan, mezhep ayrımcılığı yaptı. Kendisini ‘Kuran istismarı yapmakla’ suçlayan CHP lideri Kılıçdaroğlu’na ‘Ben Kuran’la büyüdüm. Kendi şahsında Kuran’ın ne olduğu malum’ dedi. Erdoğan, Bakara suresiyle dalga geçen eski bakan Egemen Bağış’a ise ‘Kardeşim’ diyerek sahip çıktı. Erdoğan’a yanıt veren CHP’li İhsan Özkes ‘Kuran’la büyüdüğünü iddia eden birinin, Kuran’ın hırsızlığı, yolsuzluğu, zulmü haram kıldığını bilmesi gerekir’ dedi” ifadelerini kullandı.  

Taraf manşetten verdiği habere için, “Kuran’ı siyasete alet etti” başlığını kullandı ve “Siirt’te eline Kuran alıp Kılıçdaroğlu’na seslenen Erdoğan, ‘Ben Kuran’la büyüdüm. Kendi şahsında Kuran’ın yerinin ne olduğu malum’ dedi. Erdoğan’a yanıt CHP’li Özkes’ten geldi. Emekli Müftü Özkes, ‘Kuran’la büyüyüp, Kuran’la yaşadığını iddia eden biri, Kuran’ın hırsızlığı, rüşveti, israfı haram kıldığını, baskıyı ve zulmü haram kıldığını bilmesi gerekmez mi’ diye sordu” ifadelerine yer verdi.  

Hürriyet manşetin yanında yer ayırdığı habere, “Aynı meydanda aynı şiiri okudu” başlığını attı ve “Hapse girmesine neden olan Ziya Gökalp’in şiirini 18 yıl sonra yine aynı meydanda okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine ‘Kenan Evren gibi Kuran’ın istismarını yapıyor’ diyen CHP lideri Kılıçdaroğlu’na yanıt verdi” dedi.

Sözcü, “Kuran’ı alet etme, gün gelir Allah da çarpar, millet de!” manşetiyle çıktı ve “Erdoğan, Sünni oyların CHP’ye gitmesini önlemek için, yine elinde Kuran’la meydana çıktı, yüne mezhep ayrımı yaptı. 20 milyon Alevi vatandaşı incitti. Erdoğan, kendisi için ‘Kuran istismarı yapıyor’ diyen Kılıçdaroğlu’nun Aleviliğini diline doladı. Mezhep ayrımcılığı yapan ve Alevileri hedef gösteren bu sözler tepki çekti” dedi.  

Sabah, sahneye Kuran’ı çıkaran Erdoğan’ın sözlerine manşetindeki, “Ok yaydan çıktı, hedefe ulaşacak” başlıklı haberinde yer verdi.
Yeni Şafak Erdoğan’ın Kuran istismarına, “İkisi de aynı faşist kafa” başlıklı manşetinde yer verdi.

Vatan haberi manşetin yanında, “Kuran’ın yerinin ne olduğu belli!” başlığıyla verdi: “Erdoğan, CHP liderinin ‘Kenan Evren gibi Kuran’ın istismarını yapıyor’ sözüne Siirt’te cevap verdi: Kuran ile büyüdüm. Kuran ile yaşıyorum. Onu kendine söyle, Kendi şahsında Kuran’ın yerinin ne olduğu belli.’”

“Hükümetin ballı ‘işçi’leri”

Taraf gazetesinin sürmanşetinde, “Hükümetin ballı ‘işçi’leri” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “Muhalefetin asgari ücret ve emekliye ikramiye vaadine ‘kaynak nerede’ diye soran hükümet, borsada ‘işçi’ statüsünde gösterilen AKP’li bürokratlara 90 bin liraya varan görülmemiş maaşlar ödüyor. AKP’lilerin ‘duman oluruz’ sözleriyle tarihe geçen Sayıştay raporlarında yer alan tespitlere göre, işçi statüsünde çalışan Borsa İstanbul’un Başkanı 33 bin lira alırken, başkan yardımcıları 20 bin lira, danışmanlar 15 bin lira, müdürler ise 13 bin lira alıyor. Sadece borsa başkanına, her ay 9 bin 400 lira kira yardımı yapılıyor. Borsa İstanbul’un başkanı iken AKP’den milletvekili adayı olan İbrahim Turhan’ın yerine Talat Ulussever getirildi. Aynı zamanda Takasbank’ın da yönetimin de görev alan Ulussever’in ek ödemelerle birlikte aylık maaşı 90 bin liraya kadar ulaşıyor” ifadelerine yer verildi.

“İşyerini kapatan müteahhit oluyor”

Zaman gazetesi manşetinde, “İşyerini kapatan müteahhit oluyor” başlıklı habere yer verdi: “İnşaatta ranta dayalı büyümeyi gören sanayici ve tüccarlar, müteahhitliğe akın ediyor. 4 ayda 103 bin esnaf işyerini kapatırken müteahhitlik belgesi alanlar altı ayda 20 bin artarak 305 bine yükseldi. 80 milyon nüfuslu, dünya ihracat şampiyonu Almanya’da ise sadece 2 bin 700 müteahhitlik firması var.”

“Komedi gibi”

Bugün gazetesinin manşetindeki, “Komedi gibi” başlıklı haberde, “Uyuşturucu, gasp ve hırsızlık gibi suçlardan yargılanan sanıklar da davalarına bakan hakim ve savcıları ‘paralel’ safsatasıyla HSYK’ya şikayet etmeye başladı. Sakarya’da kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmaktan 28 yıl hapse çarptırılan polis N.Ş, ‘Cemaat olarak adlandırılan grup tarafından kendisine komplo yapıldığını’ iddia etti. DHKP-C ve PKK terör örgütüne ilişkin davlarda mahkum olan isimler de ‘paralel’ safsatasına sarıldı. Mahkemeleri ve HSYK’yı dilekçe yağmuruna tutup ‘Kararı veren hakimler paralel. Cezamız bozulursa itirafçı olacağız’ dedi. 15 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunan firari Tayfun D. sahte MİT kimliğiyle yakalanınca ‘Paraleli iyi biliyorum, size silahlı kanadını veririm’ diye konuştu” ifadeleri yer aldı.