“Milletin parası ile millete bağış”
Cumhuriyet ve Evrensel, depremzedeler için düzenlenen “bağış şovu”yla ilgili tepkileri manşete çekti.
17.02.2023
Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Milletin parası ile millete bağış” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“Türkiye depremzedeler için tek yürek oldu. TV’lerin yayınına katılan yurttaş, çocuğunun kumbarasındaki birikimi, tarlasını, altınını, kefen parasını gönderdi. Gecede, 115.1 milyar lira toplandı. Paranın yaklaşık 90 milyar TL’si yurttaştan alınan vergilerden geldi.
Bankalar, Hazine’den aldıkları parayı; Merkez Bankası, Hazine’ye aktaracağı kârı; yine kamu kurumu olan AFAD ve Kızılay’a ‘bağışladı’. Uzmanlar, ‘Halkın parasıyla halka bağış yapılıyor. Bu, vergi ve zam olarak geri gelecek. Bağışlar da denetlenemez’ uyarısı yaptı.
Gecede toplanan bağışlar arasında en dikkat çekeni Merkez Bankası’nın (MB) 30 milyar TL’lik bağışı oldu. Türkiye’nin ‘kefen parasını’ harcayan, ‘128 milyar dolar nerede?’ sorusuna yanıt veremeyen banka, bu bağışın Hazine’ye aktarılması gereken kârdan yapıldığını açıkladı. Teknik olarak Hazine’ye aktarılması gereken para, bağışla AFAD ve Kızılay’a aktarıldı. Benzer şekilde diğer kamu kurumlarının yaptıkları bağışlar da Hazine’ye aktarılması gereken paralardan oluştu.
“Yardımlara engel, kasaya takviye!”
Evrensel gazetesinin manşetinde, “Yardımlara engel, kasaya takviye!” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Kendisinin ulaşamadığı yerlerdeki halk dayanışmasına koyduğu engellere her gün bir yenisini ekleyen devlet, televizyon ekranlarından bağış topladı. Çoğunu kamu kurumlarının ödemesi, ‘bağıştan çok hükümete kasa’ tartışmalarını başlattı.
Osmaniye’de deprem sonrası dayanışma çalışmaları yürüten TKP üyeleri, ‘Devleti aciz gösteriyorsunuz’ denilerek gözaltına alındı. Maraş’ta emek ve demokrasi güçlerinin yardım deposuna el konulmasının ardından, KESK’in yardım TIR’ına da engel olundu. KESK Maraş Temsilcisi Şirin: Ayakta durabilmemiz için istediğimiz malzemelere bile el konuluyor.
Depremzedeler için ‘Türkiye Tel Yürek’ kampanyası ile 115 milyar lira toplandı. Toplanan bağışların 86 milyar liralık kısmı devlet kurumları ve devletin sahibi olduğu şirketlerden geldi. Özellerin bile devlet ile iş birliği içindekiler olması, ulvi amaçlı kampanyaya dair sorular oluşturdu.”
“Suçlu olay yerine döndü”
Birgün gazetesi manşetindeki, “Suçlu olay yerine döndü” başlıklı haberinde, “Deprem sonrasında halkı günlerce yalnız bırakan iktidar, büyük bir imaj çalışmasına başladı. Amaç kendisiyle ilgili olumsuz görüntüyü sıfırlamak.
40 bine yakın ölüm, 100 bin yaralı ve yıkılan kentlere rağmen 21 yıldır iktidarda olan Erdoğan ve şürekası sorumluluk almaktan kaçtı. Yıkımla birlikte ortaya çıkan büyük beceriksizlik, güçlü iktidar görüntüsünü yerle bir etti.
Ne kurtarma çalışmalarında ne de yardımlarda süreci sırtlamayı başaramayan iktidar depremden 10 gün sonra ancak ortaya çıkabildi. Şimdi de yapılan haberden toplanan paraya kadar depreme dair tüm kontrolü ele almaya çalışıyor.
“Tek bir can bile olsa”
Karar gazetesinin manşetinde, “Tek bir can bile olsa” başlıklı haber yer aldı:
“85 milyon kulağını enkaz altından gelecek bir sese çevirmişken daha 7’nci günde arama kurtarmanın bırakılıp temizliğe geçilmesine karşı alanın büyüklüğüne dikkat çeken uzmanlar titiz çalışma uyarısı yapmıştı. 258’inci saatte bile 42 yaşındaki Neslihan Kılıç’ın sağ çıkarılması hâlâ umut olduğunu gösterdi. ‘Mucizeler’ sürecin acele edilmeden yürütülmesinin ne kadar gerekli olduğunu ortaya koydu.
Her gün mucize kurtuluşlar olmasına rağmen bazı illerde enkaz kaldırma çalışmalarında acele dilmesi eleştiriliyor. Dün kurtarılan 17 yaşındaki genç kız bu çalışmaların titizlikle yürütülmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu. 85 milyon kulağını enkaz altından gelecek bir sese çevirmişken daha 7’nci günde arama kurtarma bırakılıp temizliğe geçildi. Ancak 248’inci saatte gelen mucize kurtuluş ‘hâlâ umut var’ dedirtti. Deprem felaketinde iller enkaz yığınına döndü. Çalışılacak alanın geniş olduğunu kaydeden ve tonlarca moloz kütlesinin altında yaşam alanları oluşabileceğini belirten uzmanlar ‘Çalışmalar çok hassas yürütülmeli’ dedi. Uyarıların haklılığı ise arama bittikten sonra onlarca kişinin kurtarılmasıyla anlaşıldı. Son olarak Kahramanmaraş’ta Aleyna Ölmez (17) 248’inci saatte çıkarıldı.
Yürekleri yakan tablo ‘Enkaz erken kaldırılıyor, bu işte acele diliyor’ tartışmalarına yol açtı. Acele adımın ne kadar hatalı olduğunu ortaya koydu. Prof. Dr. Ahmet Ercan ‘Göçük erken kaldırılıyor, Gölcük’teki hata yapılıyor’ dedi. Yabancı arama kurtarma ekipleri de ‘Çalışmaya devam edebilirdik ama kepçeler devreye girdi’ açıklamasıyla ülkelerine döndü. Bunun en net tepkisini İspanyol kurtarma ekipleri gösterdi. Enkaz kaldırmanın yanlış olduğunu belirterek bu işin parçası olmak istemediklerini ifade etti. Yaşanan mucizeler karşısında ‘Acele etmeyin orada hâlâ canlarımız olabilir’ feryatları yükseldi.”