“Tablo ağır, önlem şart”

Evrensel gazetesi, “bitti” denilen salgının son haftalarda geldiği kritik noktayı okuyucularıyla paylaştı.

06.07.2022

Evrensel gazetesi manşetinde, “Tablo ağır, önlem şart” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Sağlık Bakanlığı, ‘Pandemi bitti’ ilanı yapıp önlemleri kaldırınca vakalar uçtu. Kovid-19 vakaları geçen haftaya göre yüzde 114, ölümler ise yüzde 47 arttı.

Artan vakaları gazetemize değerlendiren Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten ve Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala, salgında yeni bir dalganın içinde olduğumuzu belirterek toplu taşımada, kapalı mekanlarda maske zorunluluğunun yeniden getirilmesini ve aşılamanın yeniden başlatılması gerektiğini söyledi.

TTB 2. Başkanı Ali İhsan Ökten, şu an vakalarda ciddi bir yükseliş olduğuna dikkat çekerek ‘4 hafta önce haftalık vaka sayıları 7 bindi şimdi 57 bin oldu. 8 katın üstünde bir artış var. Bunu dikkate almalıyız’ dedi. Sağlık Bakanı ‘Pandemi bitti’ dediğinde ne yazık ki pandeminin bitmediğine vurgu yapan Ökten, maske dahil tüm önlemlerin bırakılmasının erken ve hatalı olduğuna dikkat çekerek ‘Bakanlık bu hatasını kabul edip, toplu taşımada, kapalı ve kalabalık mekanlarda maske zorunluluğunu yeniden getirmeli. Yoksa bu artış devam eder ve bu gidişat bizi zorlar’ diye konuştu. Artan vakalarla birlikte can kayıplarının da arttığını, sonbahara doğru bekledikleri vaka artışının maalesef şimdiden başladığına işaret eden Ökten, ‘Avrupa’da da vakalar artıyor ve bazı Avrupa ülkeleri maske zorunluluğunu geri getirdi. Omikronun yeni varyantının bağışıklıktan kaçabileceğine dair öngörüler var. Bu nedenle yeniden aşılama ve tekrarlayıcı aşı yapmak gerekebilir. Çünkü kovid geçiren ve aşı olanların da aradan geçen süre nedeniyle yeniden virüse yakalanma olasılığı var’ dedi.”

“Gemi batarken kaçan kaçana”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Gemi batarken kaçan kaçana” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“AKP’nin oy desteğinin tek başına iktidar olmasına yetmeyecek düzeye gerilemesi iktidara yakın sermaye çevrelerinde panik havası yarattı. ANAP döneminden başlayarak her iktidarla yakın ilişkiler kuran sermayenin olası iktidar adayı CHP’ye yakınlaşma çabaları sürüyor.

AKP döneminde kamu kaynaklarının belli çevrelere kaynak aktarılmasının ‘Beşli çete’ benzetmesi ile simge ismi olan grubun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşme ısrarını parti dışından bazı isimler aracılığıyla sürdürdüğü bildirildi. Özellikle Mehmet Cengiz’in bazı iş insanları aracılığıyla daha önceki istemleri karşılık bulmamasına rağmen Kılıçdaroğlu’na ‘Bizi bir dinlese…’ mesajları gönderdiği öğrenildi. Bu ısrarların son günlerde yoğunlaşması üzerine Kılıçdaroğlu, dün sosyal medya hesabından şu paylaşımda bulundu:

‘5’li çete ile aramı bulmaya yeltenen sermayedar, holding, piyasa, kim olursa olsun pişman olur; bu böyle biline. Şimdi varsa cesaretiniz, gelin beni ikna edin. Ama haber yollamayı bırakın.’

Kamu özel işbirliği modeli ile yapılan projelerin yapımını üstlenerek dünyanın kamudan iş alan müteahhit sıralamasında ilk sıralara yerleşen müteahhitler ‘Cengiz, Limak, Kalyon, Kolin ve Makyol’ ‘Beşli çete’ olarak isimlendirilse de bu grubun sayısının 10’un üzerinde olduğu biliniyor. Diğerleri AKP döneminde büyüse de Cengiz Grubu, AKP öncesinde de altyapı ve turizm yatırımları ile servetine servet kattı.”

“Peki bu ‘göç’ için önleminiz var mı”

Karar gazetesi manşetindeki, “Peki bu ‘göç’ için önleminiz var mı” başlıklı haberinde, “Türkiye’nin yetiştirmek için yıllarını, milyonlarını harcadığı hekimlerin göçü hızlandı. Son altı ayda bin 165 doktor yurt dışına gitmek için iyi hal belgesi talep etti. Yalnızca geçen ay 125 uzman önlük çıkarma kararı aldı. Şiddet, beş dakikada muayene, hak kayıpları nedeniyle en iyi yetişmiş kesimin çözümü dışarıda görmesi alarm zillerini çaldırdı. Tehlikeli gidişata karşı acil önlem çağrıları yapıldı.

Ekonominin gündemi işgal ettiği süreçte gözden kaçmaması gereken vahim tablo… Pandemide insanüstü çabayla görev yapan sağlıkçıların talepleri yeterli karşılığı bulmadı. ‘Şiddet, kısa muayene, uzun nöbet’ rahatsızlığı büyüttü. Çıkışı dışarıda gören beyaz önlüklülerin girişimleri ise katlanarak arttı. Türk Tabipleri Birliği’ne yurt dışında görev yapmak için ‘İyi Hâl’ belgesini alanların sayısı altı ayda rekor kırarak bin 165’e çıktı.

Haziran ayında 125’i uzman olmak üzere toplam 229 doktor başvuruda bulundu. Cumhurbaşkanı’nın ‘Giderlerse gitsinler’ çıkışından sonra hızlanan süreçte bazı devlet hastanelerinde birimlerin hizmet veremez hale geldiği iddiaları kamuoyuna yansıdı. Hem Türkiye’nin yetişmiş insan gücü kaybına yol açan hem de toplumsal boyutları olan sıkıntılı gidişatı durdurmak için devletin harekete geçmesi gerektiği belirtildi” ifadelerine yer verdi.

“Yangından beter kıyım”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Yangından beter kıyım” başlıklı haber yer aldı:

“Orman yangınlarıyla mücadeleye ayrılan bütçeyi her yıl kısan, Türk Hava Kurumu uçaklarını kullanmayan AKP iktidarı şimdi de milyonlarca metreküp ağaç kesecek. Orman Genel Müdürlüğü teşkilatlarından yol kenarlarında sağlı sollu 5 metre derinlikteki tüm ağaçların kesilmesini ve 25-50 metre de seyreltilmesini istedi.

Türkiye’de orman yolu ağı 276 bin km! Bu yolların bitişiğindeki ağaçların sağlı sollu 5 metre traşlanması ve 25 ile 50 metre derinlikte seyreltilmesi ile tahmini 20 milyon metreküp üretim yapılacak. Uzmanlara göre OGM çokuluslu şirketlere hammadde temini için var gücü ile çalışıyor!”

“Mermi sebep, kriz sonuçtur”

Yeni Yaşam gazetesi manşetindeki, “Mermi sebep, kriz sonuçtur” başlıklı haberinde, “AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘Bir mermi kaç para biliyor musunuz?’ sözleriyle itiraf ettiği savaş ve ekonomik kriz arasındaki bağı muhalefet görmezden gelirken, kriz gün gün derinleşiyor. Vanlı yurttaşlar, bayram yaklaşırken pazar alışverişine çıktı. Naciye Tekin, ‘Sebze fiyatları 15 TL, 17 TL, 16 TL. Kimse hiçbir şey alamaz durumda’ derken, krizin sebebi olarak iktidarı gösteren Aysa Özlü, ‘Dört bir yanımızda savaş var. Savaş dursun’ şeklinde konuştu.

İktisatçı Prof. Dr. İzzettin Önder de, iktidarın ek bütçesinin erken seçim bütçesi olduğuna dikkat çekerken, ‘Türkiye ‘terörle mücadele’ adı altında Irak ve Suriye bataklığına sürüklendi. Türkiye 30-40 senedir savaşıyor. Bu savaşın maliyeti, yükü var. Bu maliyeti burjuvazi ödemiyor. Türkiye toplumu ve yoksul halk ödüyor’ dedi. Önder, ‘ekonomik krizin aşılması için Üçünü Yol’a ihtiyaç olduğuna vurgu yaparak, sol bir yönetime ihtiyaç olduğunu söyledi” ifadelerine yer verdi.