“Tarih affetmez!”
Evrensel ve Yeni Yaşam, 20 Eylül’de zaman aşımına uğrayacak Musa Anter davasını manşete taşıdı.
16.09.2022
Evrensel gazetesi manşetinde, “Tarih affetmez!” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Kürt basının bilge ismi Musa Anter cinayeti davasında, mahkeme heyeti, bütün itirazlara rağmen zaman aşımı süresinin dolduğu günün bir gün sonrasına duruşma tarihi verdi.
Gazeteci yazar Musa Anter’in, Diyarbakır’da 20 Eylül 1992’de katledilmesinin üzerinden 30 yıl geçti. İtirafçı Abdülkadir Aygan’ın cinayeti JİTEM’in gerçekleştirdiğini söylediği, Susurluk raporunda MİT’in Anter cinayetinde adı geçen Yeşil ile irtibatını inkar etmediği davada sona gelindi. Dönemin Başbakanı Yılmaz’a sunulan raporda cinayet için, ‘Öldürülme kararının hatalı olduğu’ ifadeleri yer almıştı.
Dün görülen duruşmada dava; zaman aşımı süresinin dolacağı 20 Eylül’den bir gün sonraya, 21 Eylül’e ertelendi. Duruşmada konuşan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ‘Zaman aşımından düşürmeyi düşünüyorsanız bundan vazgeçin. Hakikat açığa çıkmadan davayı kapatamazsınız’ derken, Musa Anter’in oğlu Dicle Anter ‘Biz olmasak da bizden sonraki nesiller bu davayı takip edecek’ dedi.”
Yeni Yaşam gazetesi sürmanşetindeki habere, “Zamanaşımı oyunu” başlığını attı:
“Kürt gazeteci ve yazar Apê Musa (Anter) cinayetine ilişkin davanın duruşması zaman aşımına 5 gün kala görüldü. Anter’in 20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da katledilmesine dair açılan ve JİTEM Ana Davası ile 1993 yılında ‘Yeşil’ kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülen Ayten Öztürk davasının birleştirilmesi sonucu Ankara 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya ilişkin açıklama yapıldı. Zaman aşımı riskinin olduğu davaya ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube’de basın toplantısı düzenlendi.
Toplantıda ilk olarak söz alan Türkdoğan, duruşma sırasında mahkemenin niyetini ortaya koyduğunu ifade ederken, ‘Hem insanlığa karşı suç işlendiğini belirterek zaman aşımına yönelik bir karar vermemelerini belirttik hem de bu davanın 3 iddianamenin birleşmesinden ibaret olduğunu ve Anter Davası’nın ayrı olarak ele alınması gerektiğini hatırlattık’ dedi.
Türkdoğan, şöyle devam etti: ‘Abdülkadir Aygan’ın ifadesi hala alınamıyorsa burada açık bir şekilde, cezasızlık politikası ile karşı karşıya olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. İsteseler birkaç günde yapabilecekleri işlemleri yapmıyorlar. Hakikat hakkı çok önemlidir. Bu adalete erişim hakkının ayrılmaz bir parçasıdır. Ceza muhakemesinin amacı da hakikati açığa çıkarmak değil midir? Bir ülke zaten hakikati açığa çıkarmak istemiyorsa o ülke problemli ve anti demokratik bir ülkedir. Her türlü ihlalin yaşandığı bir ülkedir. Biz devlet içindeki bu çetenin işlediği bütün suçların bütün boyutlarıyla açığa çıkmasını istiyoruz. Faillerin yargıda hak ettiği cezayı almasını istiyoruz. Hakikat ve adalet istiyoruz.’”
“‘Şahsım’ın faiz sevgisi başka”
Birgün gazetesinin manşetinde, “‘Şahsım’ın faiz sevgisi başka” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Erdoğan’ın faiz kızgınlığı lafta kaldı. İç ve dış borçların faiz giderleri bu yılın ilk sekiz ayında rekor kırdı. Faiz ödemesi ağustos ayıyla birlikte 174 milyar TL’ye ulaştı. Bu rakam 32 milyon asgari ücretlinin maaşı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü, kamunun aylık harcama rakamlarını açıkladı. Yeni konut projeleriyle kazancı artırılacak müteahhitlere sekiz ayda 67,9 milyar TL’lik kamu kaynağı aktarıldı. Ocakta 686 milyon TL aktarılan müteahhitlere şubatta 1 milyar 618 milyon TL, martta 5 milyar 620 milyon TL, nisanda 11 milyar 534 milyon TL, mayısta 6 milyar 929 milyon TL, haziranda 13 milyar 370 milyon TL, temmuzda 13 milyar 229 milyon TL ödendi. Yılın en yüksek tutarı, geçen ay aktarılan 15 milyar TL oldu.
Yalnızca AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kullanılabilen, hesabı sorulamayan ve “örtülü ödenek” olarak adlandırılan Gizli Hizmet Giderleri kaleminden sekiz ayda 2 milyar 478 milyon TL harcandı. Bu harcama kalemi için ocakta 57 milyon TL, şubatta 169 milyon TL, martta 788 milyon TL, nisanda 314 milyon TL, mayısta 434 milyon TL, haziranda 107 milyon TL, temmuzda 164 milyon TL, ağustosta ise 442 milyon TL ödendi.
Kiralama giderleri için ocakta 3 milyar 508 milyon TL, şubatta 399 milyon, martta 481 milyon TL, nisanda 4 milyar 205 milyon TL, mayısta 424 milyon TL, haziranda 649 milyon TL, temmuzda 4 milyar 15 milyon TL harcandı. Ağustos ayına gelindiğinde ise bu tutar, 1 milyar 655 milyon TL’ye yükseldi. Bu yıl kiralama işlemleri için harcanan toplam tutar 15 milyar 336 milyon TL oldu. En çok harcamalar bina, araç ve uçak kiralama işlemleri için yapıldı.”
“Proje güzel ama soru çok”
Karar gazetesi manşetindeki, “Proje güzel ama soru çok” başlıklı haberinde, “Sosyal konut projesine başvurular ilk 48 saatte 1.5 milyonu aştı. Dar gelirliyi anahtar sahibi yapacak proje olumlu karşılandı ancak giderilemeyen soru işaretleri vatandaşta kaygı yarattı. ‘Akıbeti 2019’da duyurulup teslim edilmeyen evlere dönmesin’ paylaşımları yapıldı. Önceki projelerde taksit artışlarının mağduriyet yarattığını belirtenler ‘Burada da olur mu?’ endişesini dile getirdi. Biriken sorulara kuşkuları giderici yanıtlar verilmesi için çağrılar yapıldı.
1- Hükümet üç yıl önce de konut projesi başlattı. Ancak sosyal medyada evlerin bitirilmediğine ilişkin paylaşımlar yapıldı. ‘2019’daki projeye girenler ne olacak? Yeni projenin sonu da onun gibi olur mu?’ soruları dile getirildi.
2- Sosyal konuttan yararlanmak için bankaya akın eden vatandaşlar başvuru bedellerini peşin ödedi. Ancak kuraların 6 ay sonra çekileceği belirtildi. Neden böyle bir yol izlendiğine ilişkin açıklama olmaması soru işareti oluşturdu.
3- Bazı vatandaşlar önceki projelerde taksitlere ve peşinatlara yapılan zamların mağduriyete neden olduğunu ileri sürdü. ‘Astarı yüzünden pahalıya geldi’ tepkileri ‘Yeni proje için de benzer durum olur mu?’ endişelerine yol açtı.
4- Ödemelerle ilgili kaygılar da giderilemedi. Üç yıl önceki projede sabit faiz uygulamasına gidildiği hatırlatıldı. Bu kez ödemelerin enflasyona göre güncellenecek olmasının özellikle asgari ücretli kesimde sıkıntı yaratacağı belirtildi” ifadelerine yer verdi.
“Sosyal konuta bir günde zam”
Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Sosyal konuta bir günde zam” başlıklı haber yer aldı:
“İktidarın ‘Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi’ olarak duyurduğu projenin detayları açıklandıkça karmaşası da büyüyor. İlk gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan ev fiyatları bir gün sonra Çevre Bakanı Murat Kurum tarafından farklı açıklandı. Aradaki fark 100 bin liranın üzerinde olunca ‘Bir günde zam geldi’ yorumu yapıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, proje tanıtımında konuşurken 2+1 evler için 608 bin TL, 3+1 evler için ise 780 bin TL fiyat belirleneceğini söylemişti. Ancak bir televizyon programına katılan Toplu Konut İdaresi Başkanı Ömer Bulut, ‘İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde fiyatlar farklı olacak. Orada 2+1’in en küçük olanının fiyatı 780 bin lira olcak. Yine İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerin dışında olan diğer büyükşehirlerde de 608 bin lira ile 780 bin lira arasında bir değerde olacak’ diye konuştu.
Hazine arazisi ücretsiz verilecekken fiyatların neden farklı olduğu anlaşılamazken Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum da 3+1’ler için dört büyük şehirde farklı fiyatlar olacağını söyledi.”