“Tarihi karar özerk Kürdistan”
Demokratik Toplum Kongresi’nin “bağımsızlık” bildirgesi havuz medyasınca görmezden gelindi.
29.12.2015
Diyarbakır’da toplanan Demokratik Toplum Kongresi’nde özyönetim modelinin sahiplenilmesi kararı alındı.
Özgür Gündem, “Tarihi karar özerk Kürdistan” manşetiyle çıktı: “DTK Genel Kurulu, tarihi kararlarla sona erdi. DTK Eşbaşkanı Dicle ve Irmak, tüm dünyaya ‘demokratik özerk bölgelerin oluşturulması’ kararının alındığını ilan etti, Ankara’ya demokratik anayasa ve müzakere çağrısı yaptı. 1-Ülke genelinde kültürel, ekonomik, coğrafi yakınlıkları dikkate alınarak demokratik özerk bölgelerin oluşturulması. 2-Tüm bu özerk bölgelerin Türkiye’nin yeni demokratik Anayasası’nın temel prensipleri çerçevesinde yönetilmesi. 3-Özerk bölgelerde merkezi yönetimin seçilmişler üzerindeki vesayetine son verilmesi, görevden alma yetkisinin kaldırılması. 4-Özerk bölgede şehir, mahalle, köy, kadın, gençlik, halk ve inanç toplulukları meclislerinin karar alma süreçlerine katılması. 5-Kadınların tüm karar mekanizmaları ve özyönetimlerde eşit temsilinin tanınması. Kadının özerk örgütlenmesinin tanınması. 6-Gençliğin karar mekanizmaları ve özyönetim organlarında yer alması. Gençliğin özgün örgütlenmesinin tanınması. 7-Eğitimin özyönetimlere bırakılması. Tüm anadillerin eğitim-öğretim dili olması. Yerel dillerin Türkçe gibi resmi dil olması. 8-Dil, tarih ve kültür alanında çalışma yapabilmek. İnanç ve ibadet hizmetleri sunan kurumların özerkliğinin sağlanması. 9-Yerel bütçeleme ve vergi toplamanın Özerk Yönetim’e devri. Merkezin yerelde topladığı vergi gelirinden pay vermesi. 10-Yargı Sistemi ve Adalet Hizmetleri’nin Özerk Bölge Modeli’ne göre yeniden düzenlenmesi. 11-Toprak, su ve enerji kaynaklarının işletilmesi, denetlenmesi ve üretimden pay alma yetkisinin Özerk Yönetim’e verilmesi. 12-Özerk Bölge’nin her türlü kara, hava, deniz ulaşım hizmetlerini sunması. Trafik hizmetlerinin yerele devredilmesi. 13-Özerk Yönetim’in denetiminde, yereldeki asayişin tümünü sağlayacak resmi yerel güvenlik birimlerinin kurulması. 14-Bütün düzeylerdeki sağlık ve tedavi hizmetlerinin Özerk Yönetimlerce sunulabilmesi.”
Cumhuriyet sürmanşetinde yer verdiği habere, “14 maddelik yol haritası” başlığını attı ve “Demokratik Toplum Kongresi, Diyarbakır’daki kongrede Kürt sorununun çözümü için özyönetim modeli önerdi. ‘Özyönetimlerle ilgili siyasi çözüm deklarasyonu’ metninde 14 maddelik talep listesi yer aldı. Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’ndaki çekincelerin kaldırılması istenirken, yeni anayasa yapılmasının şart olduğu vurgulandı” ifadelerini kullandı.
Birgün gazetesi habere ön sayfasının altında, “Kongreden ‘özyönetim’ çıktı” başlığıyla yer ayırdı ve “Bölgede devam eden sokağa çıkma yasakları, hendek operasyonları ve sivil ölümleri nedeniyle olağanüstü toplanan Demokratik Toplum Kongresi’nde (DTK), özyönetim taleplerinin ‘içeriğinin doldurularak’ sahiplenilmesi kararı alınırken, ülke genelinde ‘demokratik özerk’ bölgeler oluşturulması önerildi” ifadelerine yer verdi.
Evrensel manşetin altında yer verdiği haber için, “Kürtlerin statü talebi kabul edilsin” başlığını kullandı ve “Diyarbakır’da toplanan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Kurulu, sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede Kürtlerin statü talebinin kabul edilmesi vurgusu yapıldı, bunun demokratik anayasa ile mümkün olacağı belirtildi. Öz yönetimin halkın meşru bir talebi olduğu belirtilerek, öz yönetim ilanları sahiplenildi. Demokratik özerklik konusunda hükümeti adım atmaya çağıran DTK, çözüm için diyalog ve müzakere çağrısını yineledi” dedi.
Hürriyet manşetten verdiği habere, “Hendekli bildirge” başlığını attı: “Demokratik Toplum Kongresi’nin 14 maddelik bildirgesinden ‘’özyönetim ilanlarına ve hendekler kazıp kentleri birer savaş alanına çeviren PKK’lı teröristlere açık destek’ çıktı. Bildirgede birkaç kentin birleşmesinden oluşacak, yeni anayasanın prensipleri çerçevesinde yönetilecek ve Meclis’te temsil edilecek ‘özerk bölgeler modeli’ talep edildi. Bu bölgelerde asayişi sağlayacak yerel güvenlik birimleri kurulması, eğitimin özerk yönetimlere bırakılması gibi istekler de var. Kongrenin bildirgesinde siyasi çözüm, diyalog ve müzakere kanallarının yeniden devreye girmesinin gerekliliği vurgulanırken şu ifadeler dikkat çekti: ‘Halkın özyönetim ilan ettiği yerlere tank, topla ağır saldırılar yürütülmektedir. Özyönetim ilanları ile halkımızın yürüttüğü haklı ve meşru direnişi sahipleniyoruz.’”
“‘Yapamam’ dedi Hatay’a gitti”
Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “‘Yapamam’ dedi Hatay’a gitti” başlıklı habere yer aldı. “Ergin, 17 Aralık sonrası yargıya neşter operasyonuna yanaşmamış” üst başlığıyla verilen haberde, “Star yazarı Küçük, eski Adalet Bakanı Ergin’in, Erdoğan’ın istediklerini yapmadığı için bakanlıktan alındığını söyledi. 19 Aralık gecesi Ergin’in uykulu gözlerle Erdoğan’ın yanına getirildiğini öne süren Cem Küçük şunları söyledi: ‘Sayın Başbakan dedi ki: ‘Bu yasaların değişmesi lazım. Yani HSYK’nın değişmesi lazım, tedbir almamız lazım. Bunları hazırla Meclis’e getir, tedbir alalım’ diye söyledi.’ Sadullah Ergin’in söylediği şey: ‘Sayın Başbakanım, ben bunları yapamam. Hatay Belediye Başkanlığım söz konusu, siz beni Hatay’a gönderin.’ Erdoğan, bu sözleri duyunca burada ifade edemeyeceğim sözleri sıraladı. Erdoğan ısrar edince de Ergin ‘Ben bunları yapamam’ dedi ve o gece görevden alındı” ifadelerine yer verildi.
“Miray bebeği iki kez vurmuşlar”
Evrensel gazetesi manşetinde, “Miray bebeği iki kez vurmuşlar” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Cizre’de öldürülen 3 aylık Miray bebeğin, babasının amcası Abdurrahman İnce, gazetemize konuştu: ‘Miray’ı evin karşısındaki keskin nişancılar vurdu. Polisi arayıp, beyaz bayrakla hastaneye götürmek için izin aldık. Dışarı çıkınca bu sefer zırhlı araçtan ateş açıp, Miray’ı bir kez daha vurdular. ‘Miray çatışmanın ortasında kaldı’, ‘teröristler evi taradı’ şeklindeki haberleri yalanlayan İnce, ‘Bu haberler kesinlikle yalandır. Evimizin bulunduğu yerde çatışma olmadı. Bu haberleri yapanlarda vicdan kalmamış mı?’ dedi” ifadeleri kullanıldı.
Cumhuriyet gazetesi ise sürmanşetinde, “Miray bebek buzdolabında” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Cizre’de keskin nişancılarca öldürülen 89 günlük Miray bebeğin hikayesi yürekleri burktu. 3 ay önce ilan edilen sokağa çıkma yasağında doğan Miray, yaralı halde büyük dedesi ve babaannesi tarafından ambulansa götürülürken aile bir kez daha tarandı. Minik Miray ölürken, büyük dede Ramazan İnce kaldırıldığı hastanede can verdi. HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, Miray’ın cenazesinin Devlet Hastanesi morgunda yer kalmadığı için soğutucuya konulduğunu söyledi” ifadeleri yer aldı.
“Ağlamaktan gözlerimden yaş gelmiyor artık”
Zaman gazetesinin manşetinde, “Ağlamaktan gözlerimden yaş gelmiyor artık” başlıklı haber yer aldı: “Çoğu 12-18 yaş arası gençten oluşan 34 kişinin öldüğü Uludere faciasının üzerinden dört yıl geçti. Evlatlarını kaybeden anneler, acı ölümleri, adaletin sessizliğini ve yaşadıkları travmayı anlattı. Anne Emine Ürek, 16 yaşındaki oğlunun kaçak için gidişini, ‘O soğukta 50 lira için yolladıysam, demek ki mecburdum’ diye açıklıyor. Anne Azime Encü, 17 yaşındaki oğlu Fadıl’ın kardeşlerini okutabilmek için okulunu bıraktığını anlatıyor. Fadıl’ın kız kardeşinin söyledikleri ise acının tarifsizliğini anlatıyor: ‘Eskiden rengarenk elbiseler giyerken, şimdi simsiyah giyiniyoruz.’”
Özgür Gündem sürmanşetinde, “Her gün bir Roboski” başlıklı habere yer verdi ve “Erdoğan’ın emriyle savaş uçaklarının gerçekleştirdiği Roboski Katliamı 4. yılında. 28 Aralık 2011 tarihinde Türk savaş uçaklarının çoğu çocuk 34 yurttaşı parçaladığı Roboski Katliamı’nın yaraları hala taze. AKP ve Erdoğan, katliamı Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybederken, faillerin yerine ailelere dava açtı. Saray, her gün bir Roboski Katliamı gerçekleştirirken, bugün Roboski’de ve birçok yerde anmalar yapılacak” dedi.