“Tüzük değişti, sıra liderde”

Gazetelerin ortak gündeminde, MHP’deki engellenemeyen değişim yer aldı.

22.06.2016

MHP’de muhalifler 752 delegenin imzasını toplayarak parti tüzüğünün 13 maddesini değiştirdi. 10 Temmuz’da seçimli kongre yapılacak. 

Cumhuriyet gazetesi habere sürmanşetinde, “Bahçeli’ye ilk darbe” başlığıyla yer verdi ve “‘MHP 6. Olağanüstü Tüzük Kurultay’ı dün yapıldı. Toplam 1186 delegenin 752’sinin imzasını toplayan muhaliflerin tüzük değişikliği önergelerinin hepsi kabul edildi. Kurultayda 10 Temmuz’da genel başkan seçimli kongre yapılması kararlaştırıldı” dedi.

Özgür Düşünce gazetesi ön sayfasının altında yer verdiği haber için, “MHP tüzüğünü değiştirdiler” başlığını kullandı. Haberde, “MHP’de mahkeme kararlarıyla yılan hikayesine dönen Olağanüstü Kurultay’ı dün yapıldı. 752 delegenin imza verdiği kurultayda, parti tüzüğünün 13 maddesi oybirliğiyle değiştirildi. Genel Merkez delege sayısına itiraz etti. 752 delege değil, 495 delegenin imza attığını savundu” ifadeleri yer aldı.    

Yarına Bakış gazetesi manşetten verdiği habere, “Noter tasdikli değişim” başlığını attı ve “MHP’de 7 ay süren kurultay sürecinde muhalefet istediğini aldı. 1187 delegeden 752’si noter ve kamera tespiti ile salona alındı ve değişime ‘evet’ dedi. Tüzük silahı genel merkezin elinden alındı, ihraç kararları hükümsüz kılındı” ifadelerine yer verdi.  

Taraf gazetesi, “Tüzük değişti, sıra liderde” manşetiyle çıktı ve “MHP’de nefeslerin tutulduğu tüzük kurultayında muhalifler salt çoğunluğa ulaştı. Partinin tüzüğünde değişiklik yapılarak temmuzda seçimli kurultay kararı alındı” dedi.

Sözcü manşetin altında yer ayırdığı habere, “İlk raunt muhaliflerin” başlığını attı ve “Türkiye’de siyasi dengeleri değiştirecek adım atıldı. MHP’de muhalifler amacına ulaştı. 10 Temmuz’da seçimli kongre var” ifadelerini kullandı. 

Sabah gazetesi habere ön sayfasının altında, “Kurultayda imza bilmecesi” başlığıyla yer verdi ve “MHP’de Çağrı Heyeti’nin topladığı tüzük kurultayına imza kargaşası damga vurdu. Heyet 752 delegenin imzasının toplandığını açıklarken MHP Genel Merkezi noter tasdikli delege sayısının 495 olduğunu duyurdu. Noter de 657 imza alındığını bildirdi. Kurultayda 13 maddede tüzük değişikliği kabul edildi” dedi.

Yeni Şafak gazetesi birinci sayfasının altındaki habere, “İlk gün sattı” başlığını attı ve “MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ‘illegal’ olarak nitelediği muhalif kurultayına Meral Akşener’in ‘ayak oyunları’ damga vurdu. Ankara’daki Büyük Anadolu Oteli’ndeki kurultayda ilk tartışma delege sayısı üzerine oldu. MHP Genel Merkezi, 495 delegenin imza verdiğini belirterek kongrenin toplanamayacağını açıkladı. Muhalifler ise 752 imza olduğunu öne sürdü. Noter ise ‘657 imza aldık’ dedi. Divan Başkanlığı için ortak aday çıkarılacaktı. Akşener oldubittiyle paralelci Müsevat Dervişoğlu’nu seçtirdi. Asıl kriz tüzükte çıktı. Tüzüğün 13 maddesi değiştirilince adaylar Sinan Oğan ev Koray Aydın, ‘1 madde dışında değişiklikten haberimiz yoktu’ dediler” ifadelerine yer verdi. 

Star gazetesi ön sayfasının altındaki habere, “Tüzük kurultayında delege bilmecesi” başlığını attı. Haberde, “Çağrı heyeti, tartışmalı MHP Kurultayı’nda imza veren delege sayısını 792, MHP Genel Merkezi 495 olarak açıkladı. Tartışmalara son noktayı Ankara 13. Noterliği koydu: MHP kurultayı için şimdiye kadar 657 imza topladık. Kurultayda muhalifler arasında kriz de çıktı. Divan başkanlığı seçiminde uzlaşmaya yanaşmayan Akşener, Musavat Dervişoğlu’nu divan başkanlığına seçtirdi. 10 Temmuz’daki kurultayda Akşener’e karşı güç birliğine gidilmesi gündemde” ifadeleri yer aldı.   

Akşam gazetesi habere birinci sayfasının altında, “Akşener çatlağı!” başlığıyla yer verdi ve “Genel Merkez’in ‘korsan’ ilan ettiği MHP Tüzük Kurultayı’na muhalif adayların birbirleriyle yaşadığı çekişme damgasını vurdu” dedi.  

Hürriyet manşetindeki haber için, “10 Temmuz randevusu” başlığını kullandı ve “Olağanüstü Tüzük Kurultayı’na toplam delege sayısının yarısından fazlasını getiren MHP’li muhalifler de kurultay tarihi olarak 10 Temmuz’u seçti. Tüzükte 14 değişiklik yapıldı” dedi. 

“Firuzağa saldırganları serbest”

Firuzağa’daki plakçıya içki içildiği gerekçesiyle saldıran üç kişi serbest bırakıldı. 

Yarına Bakış gazetesi birinci sayfasının altındaki habere, “Firuzağa saldırganları serbest” başlığını attı ve “İstanbul’un Beyoğlu ilçesi Firuzağa Mahallesi’nde Güney Koreli Seogu Lee’nin işlettiği plakçıdaki müzik etkinliğine saldıran üç kişi serbest bırakıldı. Çoğu turist olan müşteriler 20 kişi tarafından ‘Ramazan’da utanmıyor musunuz?’ denilerek darp edilmişti” ifadelerine yer verdi. 

Taraf gazetesi sürmanşetindeki haber için, “Serbest kaldılar” başlığını kullandı. Haberde, “‘Ramazan’da içiyorlar’ bahanesiyle saldırıya uğrayanlara destek olmak için Cihangir’de cumartesi akşamı bir araya gelen gruba polis, tazyikli su ve gaz bombasıyla müdahale etti. Saldırıya ilişkin adliyeye sevk edilen iki şüpheli ise serbest bırakıldı” ifadeleri yer aldı.      

Sabah gazetesi habere manşetin yanında, “Alkol değil laf atma kavgası” başlığıyla yer verdi ve “Cihangir’de bir plakçıyı bastıkları iddiasıyla gözaltına alınan 3 kişi serbest bırakıldı. Plakçıdaki kişilere alkol aldıkları iddiasıyla saldırmakla suçlanan zanlılar, ifadelerine olayın bir kadına laf atılması üzerine başladığını söyledi” dedi.

Star gazetesi manşetinde, “Gezi denemesi tacize takıldı” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Türkiye’yi hedef alan karanlık güçler, Gezi benzeri yeni olaylar çıkarmak için 17 Haziran’da yine bir provokasyona imza attı. Beyoğlu’nda bir plakçıda çıkan ve Türkiye düşmanlarının ‘irticacı saldırı’ olarak dünyaya sunduğu kavganın çocuğuyla yoldan geçen bir kadına küfredilmesi nedeniyle çıktığı tespit edildi. Sosyal medyadan örgütlenerek Hükümet’e karşı eylem çağrısı yapanların hevesi, emniyetin olayı kısa sürede aydınlatmasıyla kursaklarında kaldı. Gerçek mağdurun ise iki çocuk annesi Z.B olduğu anlaşıldı. Konuyu dünya gündemine taşıyan gayri milli medyadaki hazır kıtaların maskesi de bu olayla bir kez daha düştü” ifadeleri kullanıldı.   

Akşam gazetesi ise ön sayfasının altında, “İçki baskını değil, mahalle kavgası” başlıklı habere yer verdi ve “Cihangir’deki ‘baskın’ olayının çocuk arabasıyla dükkanın önünden geçmek isteyen kadınla davetliler arasında yaşanan tartışma sonrası patlak verdiği ortaya çıktı. Algı operasyonuna dönüştürülen olayın detayları savcılık soruşturmasında ifadelere yansıdı. Buna göre, Z.B isimli kadın dükkanın önünden geçmekte zorlanınca, yol istedi. Bu sırada davetlilerle tartışma çıktı. Eve geldiğinde olayı öğrenen eşi D.B de o sinirle soluğu mekanda aldı” dedi.  

Hürriyet ön sayfasının altındaki habere, “Firuzağa’da herkes serbest” başlığını attı ve “İstanbul Firuzağa’da bir Güney Koreli’nin işlettiği plakçı dükkanının, içki içiliyor diye saldırıya uğramasına tepkiler sürüyor. Saldırıyla ilgili gözaltına alınan üç kişiden biri emniyetten, servis şoförü S.T ile beyaz eşya firmasında çalışan D.B ise avcılıktan serbest bırakıldı” ifadelerine yer verdi.    

“Taksim ablukası”

Onur Yürüyüşü için Taksim’de toplanan LGBTİ’lilere polis müdahale etti. 

Cumhuriyet gazetesi manşetin altında yer verdiği habere, “Onur Yürüyüşü’ne polis izin vermedi” başlığını attı ve “7. Trans Onur Yürüyüşü için toplanan LGBTİ bireylerine polis biber gazı ve boyalı plastik mermilerle müdahale etti. Onur Yürüyüşü’ne karşı yürümek isteyenlere de izin vermeyen polis, her iki gruptan da çok sayıda kişiyi gözaltına aldı” dedi.

Yarına Bakış gazetesi haberi ön sayfasının altından, “Polis Taksim’i ablukaya aldı, 40 kişi gözaltında” başlığıyla anonsladı. 

Taraf gazetesi habere sürmanşetinde, “Taksim ablukası” başlığıyla yer verdi ve “Taksim’i LGBTİ Onur Yürüyüşü’ne kapatan polis, ara sokaklarda gaz ve tazyikli suyla müdahale etti. LGBTİ üyelerine provokasyon için Taksim’e çıkan gruplardan 15 kişi de gözaltına alındı” ifadelerini kullandı.

“Her şey Bilal’le başladı” 

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Her şey Bilal’le başladı” başlıklı haber yer aldı. “AKPM raporu: İktidar, 17-25 Aralık operasyonundan sonra demokrasinin işleyişini bozdu” üst başlığıyla verilen haberde, “Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, Türkiye’de hukukun üstünlüğünün ‘erozyona uğradığı’ tespiti yaptığı raporda demokrasinin tehdit altında olduğunu belirtti. Ağır eleştirilerle dolu raporda, Türkiye’ye TBMM çatısı altında barış görüşmelerine geri dönme çağrısı yapıldı. Demokrasinin işleyişinin bozulmasına ilişkin ‘Her şey 17-25 Aralık 2013’te dört bakan ve Erdoğan’ın oğlu ile ilgili yolsuzluk dosyalarının açığa çıkmasıyla başladı’ tanımlaması yapıldı. Türkiye’ye imza attığı uluslararası hükümlere uyma çağrısında bulunuldu. Salı günü görüşülmeye başlanacak olan ve Çarşamba oylanması beklenen raporda gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün 92 gün hapis yatması ve devlet sırlarını açığa çıkarmaktan 5 yıl 10 ay ve 5 yıl mahkumiyet kararı almaları da eleştiriliyor” ifadeleri kullanıldı.