“Üniversiteye kelepçe”

“Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriye imza atan Doç. Dr. Kıvanç Ersoy ve yardımcı doçentler Esra Mungan ve Muzaffer Kaya “terör örgütü propagandası” yaptıkları gerekçesiyle tutuklandı.
Cumhuriyet gazetesi habere sürmanşetinde, “Üniversiteye kelepçe” başlığıyla yer verdi. Gazetenin haberinde, “Çatışmalı sürecin durdurulması için hazırlanan bildiriye imza atan Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy, ‘Terör örgütü propagandası’ yaptıkları gerekçesiyle tutuklandı. Hakimlik bildirinin KCK Eşbaşkanı Bese Hozat’ın açıklamalarıyla paralellik gösterdiğini savundu. Akademisyenlere gözaltı kararının gerekçesi olan basın toplantısı sorulmadı” ifadeleri yer aldı.

Birgün gazetesi manşetin yanındaki haber için, “Üç akademisyen tutuklandı” başlığını kullandı ve “Barış İçin Akademisyenler/İstanbul grubu adına bölgede yaşanan sokağa çıkma yasaklarına karşı barış talebinde ısrarcı olduklarına dair açıklamayı okuyan ve gözaltına alınan akademisyenler Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy akşam saatlerinde çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı” ifadelerine yer verdi.    

Star habere birinci sayfasının altında, “İhanet bildirisine ilk tutuklama” başlığıyla yer verdi ve “Barış çağrısı adı altında terör örgütüne destek verip ‘Karanlık Aydınlar’ bildirisini imzalayan Esra Mungan, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy; hakim karşısına çıktı. Üç isim, ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan tutuklandı” dedi.

Akşam gazetesi haberi ön sayfasının altından, “İhanet bildirisine üç tutuklama” başlığıyla anonsladı.

Hürriyet ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “3 imzacı tutuklandı” başlığını attı ve “Güneydoğu’daki çatışmalarla ilgili, ‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ bildirisine imza koyan, Doç. Dr. Kıvanç Ersoy ve yardımcı doçentler Esra Mungan ve Muzaffer Kaya tutuklandı. İmzalarının arkasında olduklarını açıklayan üç akademisyen terör örgütü propagandası yapmaktan cezaevine konuldu” dedi.

“Silahsız terörist”

Star gazetesi manşetinde, “Silahsız terörist” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Hükümet terörle mücadelede zafiyetleri ortadan kaldırarak güvenlik güçlerinin elini güçlendirecek düzenlemeler için harekete geçti. Terör propagandası artık cezasız kalmayacak. Uluslararası hukuk belgelerinde yer alan terör tanımı esas alınarak, TCK’da terör suçunun tanımı yeniden yapılacak. ‘Terör’ suçu CMK’nın 100. Maddesi’nde yer alan ve tutuklama sebeplerini düzenleyen ‘katalog’ suçlar kapsamına girecek. Eline silah alarak terör eylemi gerçekleştirenlerin dışında, köşe yazılarıyla ve haberlerle terör örgütüne destek veren, sosyal medyada propagandasını yapan ve her türlü lojistik sağlayanlara verilecek cezalar da kanunda açıkça yer alacak” ifadeleri kullanıldı.

Haber Cumhuriyet ve Yarına Bakış gazetelerinde de yer aldı. Cumhuriyet manşetin içinde yer verdiği habere, “90’ları özlüyor” başlığını attı ve “Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Terör ve terörist tanımını yeniden yaparak Ceza Kanunu’na almalıyız’ sözleriyle 1991 yılında yürürlüğe giren antidemokratik düzenlemelere gönderme yapıyor. AKP’nin 3 kez değiştirdiği TMY, teröre destek verdiği belirlenen kurumların kapatılmasını kolaylaştırıp örgüt propagandası gerekçesiyle tutuklamaların önünü açıyordu” dedi.

Yarına Bakış gazetesi ise habere manşetin yanında, “Terör tanımında 11 yıl öncesine dönülüyor” başlığıyla yer verdi: “Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘silahsız terör örgütü’ projesini 11 yıl sonra yeniden gündeme getirdi. Terör tanımının değişmesi gerektiğini savunan Erdoğan, ‘Akademisyen, gazeteci, STK yönetici olması, o kişinin terörist olduğu gerçeğini değiştirmez’ dedi. 2005’te hazırlanan ve şiddet eylemine başvurmayanları bile potansiyel terörist haline getiren TMK (Terörle Mücadele Kanunu) tepkiler üzerine geri çekilmişti.”    

“Işıklar sönerken”

Yandaş gazeteler birinci sayfalarında Erdoğan’ın, “Diz çökecekler” sözlerini öne çıkarırken diğer gazeteler, Ankara katliamında hayatını kaybedenlerin cenazelerinde yaşanan isyanı manşete taşıdı.

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Işıklar sönerken” başlıklı haberinde, “Ankara’daki son saldırıda yaşamını yitirenlerin cenaze töreninde aileler, teröre tepki gösterdi, ‘Hükümet istifa’ sloganı attı. Elvin Buğra Arslan’ın annesi, ‘Benim oğlumun katili bir tane vampir, kana doymayan bir vampir’ diye isyan etti. Hamileyken trafik kazasında kaybettiği eşinin ardından kızını büyüten Destina Peri Parlak’ın annesi, ‘Katilsiniz, anaları ağlattınız, katilsiniz’ diyerek kızının tabutuna sarıldı” ifadelerine yer verdi.
Birgün gazetesinin manşetinde, “Yere batsın sizin çirkin politikanız” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “Kızılay’daki terör saldırısında hayatını kaybedenler için cenaze törenleri düzenlendi. Üniversite öğrencisi Elvin Buğra Arslan’ın cenazesinde dayısı böyle seslendi: ‘Bu çocuk ve tüm ölenler, çirkin politikaların kurbanı oldu. Gazeteler var ise yazsın” ifadeleri kullanıldı.

Özgür Gündem gazetesi manşetin yanında, “Çelenginiz eksik kalsın!” başlıklı habere yer verdi: “Patlamada can verenlerin cenazelerinde AKP’ye yoğun tepki yağdı. Elvin Buğra Arslan’ın ailesi Başbakanlığın gönderdiği çelengin kaldırılmasını istedi. Baba Aslan, ‘Ne çelenk gönderin, ne de evlatlarımızı böyle gönderin’ dedi. Tepkiler üzerine çelenk ters çevrildi. Acılı anne ise, ‘Benim oğlumun katili bir vampir. Bu ismi unutmayın’ diyerek feryat etti”   

Yarına Bakış manşetinde, “Çocuklarımızı koruyamadınız” başlıklı habere yer verdi ve “Türkiye, teröre verdiği canları yüreğine gömdü. ODTÜ’lü Ozancan’ın annesi ve ablası, ‘Gencecikti, suçsuzdu. Koruyamadınız çocuklarımızı’ diyerek yetkililere tepki gösterdi” ifadelerine yer verdi.    

Sözcü gazetesinin manşetinde de, “Çirkin politikaların kurbanı bu çocuklar” başlıklı haber yer aldı.