“Yolsuzlukta rekor Türkiye’nin”

Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün açıkladığı yolsuzluk endeksine göre Türkiye 5 puanlık düşüşle 11 sıra geriledi.  
Zaman manşetten verdiği habere, “Türkiye, Dünya Yolsuzluk Ligi’nde dibe vuruyor” başlığını attı ve “2002’de yolsuzluklarla mücadele vaadiyle iktidara gelen AKP’nin yönettiği Türkiye, başladığı noktaya geri döndü. 175 ülkeyi kapsayan bu yılki yolsuzluk algısı listesinde 11 basamak birden düşerek 53’üncü sıradan 64’e indi. 17 ve 25 Aralık soruşturmalarında ortaya çıkan deliller sebebiyle 5 puan gerileyen Türkiye, Çin’i geçerek rekor kırdı. Uluslararası Şeffaflık Derneği Türkiye Başkanı Oya Özarslan, bu sonucun yabancı yatırımları olumsuz etkileyebileceğini söyledi” dedi.
 
Taraf, “Hükümetten iki dünya rekoru” manşetiyle çıktı: “Dünya Şeffaflık Örgütü 2014 yolsuzluk algılama endeksini yayınladı. Geçen yıl 53. sırada olan Türkiye, bu yıl 64’üncü sıraya yerleşti. Böylece Türkiye, 2001’deki bankacılık soygununun ardından 2002’de düştüğü 64. sıraya tekrar geri döndü. Rapora göre yolsuzluk, ifade özgürlüğüne kısıtlama ve yargıya baskı getirdi. İkinci utandıran rekor da, gıda fiyatlarından geldi. BM’ye göre, 11 yılda dünya gıda fiyatları yüzde 92.3 artarken, aynı dönemde Türkiye’deki artış yüzde 172 oldu. GAP ve Konya Sulama Projeleri’ni bitirmek yerine saray yaptırıp, lüks uçak alan hükümetin bu rekorda payı büyük” dedi. 
      
Cumhuriyet habere sürmanşetinde, “Yolsuzluk zincirleme etkiliyor” başlığıyla yer verdi ve “Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün açıkladığı 2014 küresel yolsuzluk endeksinde Türkiye 5 puanlık düşüşle en çok gerileyen ülke oldu. 45 puanla 64. düşen Türkiye, Ruanda ve Angola’nın da arkasında kaldı. Endeks verilerinde ise Türkiye’de hep var olan yolsuzluğun, 17 Aralık’tan sonra zincirleme olarak yargıyı, ifade özgürlüğünü, toplumun tüm kesimlerini etkiler hale geldiği vurgulandı” dedi.

Bugün gazetesi birinci sayfasının altında yer verdiği haber için, “Yolsuzlukta rekor Türkiye’nin oldu” başlığını kullandı ve “Kötü haber Berlin merkezli Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nden geldi. Örgüt, Türkiye’nin 2014’te ‘yolsuzluk algısında’ rekor puan kaybedip en kötü gerileyen ülke olduğunu açıkladı. Türkiye, Gana’nın bile gerisine düşüp 64’üncü sıraya indi. Raporda 17-25 Aralık soruşturmalarına, ayakkabı kutularına, yolsuzluk yerine muhaliflerin üzerine gidilmesine yer verildi” dedi. 

Birgün haberi, “AKP yolsuzlukta birinciliğe taşıdı” başlığıyla birinci sayfasının altında gördü ve “Yolsuzluk Algı Endeksi’nde Türkiye 5 puanlık düşüşle bir yılda en büyük düşüşün gerçekleştiği ülke oldu” dedi.

Hürriyet ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “11 basamak düşürdü” başlığını attı ve “Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün 2014 Yolsuzluk Algı Endeksi’ne göre Türkiye yolsuzluk konusunda 50 puandan 45 puana düşerken tam 11 sıra geriledi” dedi.
 
Sözcü ön sayfasının altındaki habere, “Türkiye, 2014 Yolsuzluk Algısı Endeksin’de düştü… Dünya, Türkiye’yi artık yolsuzluklarla anmaya başladı” dedi.

“Sarraf Güler’i terletti”

Meclis Soruşturma Komisyonu’na ifade verme sırası eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’deydi.
Cumhuriyet sürmanşetinde yer ayırdığı habere, “Oğlum için izlettim” başlığını attı ve “Komisyona ifade veren eski İçişleri Bakanı Güler, Sarraf ve oğlu Barış Güler’in takip edilip edilmediklerini anlamak için Emniyet’e talimat verdiğini kabul etti. Olayı DHKP-C tehdidine bağlayan Güler, ‘Çocuklarımın güvenliğinden endişe ettim’ dedi. Güler, oğlunun mal varlığını ‘İngilizce ve Rusça bilen başarılı bir girişimci” sözleriyle savundu” dedi.     

Zaman haberi sürmanşetinden, “Evdeki para kasalarını böyle savundu: Oğluma lazım oluyordu” başlığıyla anonsladı.
Yurt, “Sarraf Güler’i terletti” manşetiyle çıktı: “Eski İçişleri Bakanı Güler, Sarraf için ‘Sordum, soruşturdum, problemli biri olmadığına karar verdim ve görüştüm’ dedi. Güler, komisyon üyelerinin ısrarlı soruları karşısında terledi…”

Hürriyet detaya girmeden ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “Muammer Güler 3.5 saat ifade verdi” başlığını attı ve “Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu’na ifade verdi. Güler çıkışta 50 sayfalık savunma ve belgeler verdiğini söyledi” dedi.

İlkokulda zorunlu din dersi

Milli Eğitim Şurası’nda, ilkokul 1,2 ve 3’üncü sınıflara da zorunlu dün dersi verilmesi önerisi komisyondan geçti.
Cumhuriyet manşetten verdiği habere, “Sanki din şurası” başlığını attı ve “Erdoğan’ın ‘Yeni hayat tarzı’ mesajıyla başlayan Milli Eğitim Şurası basına kapatıldı. Din dersinin 1. sınıftan başlaması yönündeki öneri kabul edilirken anaokullarında ‘değerler eğitimi’ verilmesi önerildi. ‘Anaokulu çocuklarına cennet ve cehennem gibi kavramları anlatamazsınız’ diyen şura üyeleri ‘Sen Allah kavramını mı sorguluyorsun? Seninki görüş değil dinsizlik’ tepkisi ile karşılaştı” dedi. 

Taraf haberi sürmanşetinden, “Çocuğa da yaşam tarzı dayatması” başlığıyla verdi ve “Erdoğan’ın, ‘Anaokulu’ndan başlayarak hayat tarzı sunacağız’ dediği Milli Eğitim Şurası’nın ikinci gününde, ilkokul 1,2 ve 3’üncü sınıflara ‘zorunlu din dersi’ önerisi, komisyondan geçti. Bu teklif de, ilk gün verilen ‘anaokullarına din dersi’ önergesiyle birlikte son gün Genel Kurul’da karara bağlanacak” dedi. 

Hürriyet manşetin altında yer verdiği habere, “1. sınıfta zorunlu din dersi önerisi” başlığını attı ve “19. Milli Eğitim Şurası’nda ilkokul 1,2,3. sınıflarda da din dersinin zorunlu olması önerildi” dedi.

Birgün manşetten verdiği haber için, “ ‘Yeni’ Türkiyeleri haremlik selamlık” başlığını kullandı ve “İlkokulda din dersi konulması önerisi kabul edildi. Kuran, Peygamber’in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerinden bir haftada 6 saate çıkacak” dedi. 
Vatan ön sayfasının altında yer ayırdığı haber için, “İlkokul 1,2,3’e zorunlu din dersi” başlığını kullandı ve “Antalya’daki Milli Eğitim Şurası’nda Eğitim Bir Sen zorunlu din dersinin tüm sınıflarda olmasını önerdi” dedi.      

 
“Havada da önüne yatmış”

Cumhuriyet gazetesinin sürmanşetinde yer alan, “Havada da önüne yatmış” başlıklın haberde, “17 Aralık soruşturmasını yürüten ancak görevden alınarak tutuklanan Emniyet Amiri Saygılı, Soruşturma Komisyonu’na gönderdiği 20 soruda çarpıcı iddialarda bulundu. Saygılı, Emniyet’te Rıza Sarraf için seferber olan bir grubun ‘insansız hava araçları’nı devreye soktuğunu öne sürdü. Saygılı’nın iddiasına göre, İHA’lar Sarraf’la ilgili çalışma yapılıp, yapılmadığını anlamak için Mali Şube ekiplerini takibe almakta kullanıldı. Saygılı, dönemin İçişleri Bakanı Güler’in Kasım 2013’te İstanbul Emniyet Müdürü Çapkın’a yaptığı ziyaretin içeriğinin de araştırılması gerektiğini savundu” denildi.