“Zincirleme dinleme”
22 Temmuz operasyonuyla ilgili gelişmeler yine basının gündeminde yer aldı
28.07.2014
Cemaate yönelik operasyonun yankıları devam ederken soruşturmanın detayları da ortaya çıkmaya başladı.
Habertürk, “Zincirleme dineleme” başlığıyla sürmanşetinde yer verdiği haberde, “Casusluk suçlamasını içeren ‘paralel yapı’ soruşturmasıyla ilgili 1292 sayfalık raporda, polislerin Erdoğan, ailesi ve çevresini dinlemek için usulsüz bir ‘zincirleme yöntem’ kullandığı yer aldı. Rapora göre Başbakanlık Başmüşaviri Mustafa Varank, ‘örgüt’ gerekçesiyle şüpheli yapıldı. İsimsiz dineleme kararlarıyla Başbakan ve çevresi usulsüz dinlendi. Dinlemede çevirmenler de hedeflendi” dedi.
Milliyet gazetesinde manşetin altında yer alan, “Dinlemeler tutanakta” başlıklı haberde, “Polislere yönelik soruşturmanın detayları ortaya çıktı. Buna göre Erdoğan’ın, danışmanı Mustafa Varank ve müşaviri Sefer Turan’ın telefonlarıyla yaptığı görüşmeler kaydedildi. Bu isimler Selam örgütü soruşturmasında dinleniyordu. Kaydedilenler arasında bakan ve yabancı liderlerle görüşmeler de var” denildi.
Zaman manşetinde yer verdiği, “Savcılardan hodri meydan” başlıklı haberinde, “Yolsuzluğu ortaya çıkaran polislere yönelik sahurda yapılan operasyona dayanak olan Selam Tevhid soruşturmasının eski savcıları Adem Özcan ile Adnan Çimen, Başbakan, bakanlar ve MİT müsteşarının dinlendiği iddialarını bir kez daha yalanladı. ‘İspat etsinler bu işi bırakırım’ diyen Savcı Özcan, Başbakan’ın Mahmud Abbas ile görüşmesinin kaydedilmesi, bunun İsrail’e servis edilmesinin de kesinlikle yalan olduğunu vurguladı. Sanatçı, hakim, savcı ve Defne Samyeli’ni bile dinledikleri iddiası üzerine, ‘Bunu ortaya atanlar, ispatlamazsa şerefsizdir’ ifadesini kullandı. Özcan, soruşturmanın örgütün faaliyetlerine yönelik MİT raporları doğrultusunda şekillendiğini belirtti. Örgüt lideri konumunda 10-11 kilit isim ve aktif 50’ye yakın kişi olduğunu, İran uyrukluların yurtdışına kaçtığını bildirdi. Şüphelilerin İran istihbaratından her ay düzenli gelen parayı cezaevindeki müebbetlik örgüt üyeleri ile ailelerine dağıttığını, buna ilişkin tüm delillerin mevcut olduğunu açıkladı. Soruşturmanın diğer eski savcısı Adnan Çimen ise ‘Başbakan’ı, bakanları ve MİT müsteşarını dinlediysem neden hakkımda işlem yapılmıyor? Meşhur dinleme kayıtları nerede?’ diye sordu” dedi.
Birgün ön sayfasının altında kullandığı, “Polisler polise ifade vermedi” başlıklı haberde, “Yolsuzluk soruşturmasını yürüten polislere operasyonun yankıları sürerken, gözaltına alınan isimler ise Emniyet’te ifade vermedi” dedi.
Taraf gazetesinin sürmanşetinde, “Kelepçe emri Bakan Ala’dan” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “Kamuoyunda büyük tepkiye yol açan emniyet müdürlerine kelepçe takılmasına yönelik talimatın Ankara’dan gittiği ortaya çıktı. Ankara kulislerinde dolaşan bilgilere göre, emniyet mensupları ilk etapta evlerinden kelepçesiz olarak alındı. Bu görüntülerin yandaş medyada yayınlanması ile birlikte ortalık karıştı. İddiaya göre İçişleri Bakanı Efkan Ala, İstanbul Emniyet Müdürü’ne gözaltına alınan müdürlere kelepçe takılması talimatı verdi. Bunun üzerine emniyet müdürleri kelepçeli olarak sağlık kontrolüne götürüldü. Tepkilerin artması üzerine ise ikinci ve üçüncü gün polis müdürleri kelepçesiz olarak sağlık kontrolüne çıkarıldı” denildi.
Star gazetesinin manşetinde, “Kayıtları imamlar götürdü” başlığıyla yer alan haberde, “Devletin iliklerine kadar sızan, Başbakan’ı, bakanları casusluk amacıyla dinleyen paralel örgüt, elde ettiği bilgileri Emniyet imamları üzerinden yurt dışına kaçırdı. Savcılık, TİB’den kopyalanan harddiskleri kaçıran imamların peşinde” denildi.
Yeni Şafak’ın manşetinde, “Takibe gerek kalmadı” başlıklı haber yer aldı: “Casusluk ve yasadışı dinleme soruşturmasında teknik ve fiziki takibe bile gerek duyulmadı. Emniyetin veri tabanı üzerinde yapılan incelemede elde edilen belgeler polis şeflerinin gözaltına alınması için yeterli delil oldu.”
Erdoğan’dan ödülü geri istediler
Amerikan Musevi Komitesi, Başbakan Erdoğan’dan 2004 yılında kendisine verdikleri ödülü geri istedi.
Sözcü habere manşetinde, “Tayyip’in iade etmediği Yahudi madalyasını İsrail lobisi geri istedi” başlığıyla yer verdi ve “Erdoğan, İsrail’in katliamlarını sert dille eleştiriyor ama Yahudi ödülü için ‘geri vermem’ diyordu. Bakalım şimdi ne yapacak?” dedi.
Zaman habere birinci sayfasının altında, “Amerikan Yahudi Kongresi cesaret ödülünü geri istedi” başlığıyla yer verdi ve “Amerikan Yahudi Kongresi, 2004 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a verdiği Yahudi Cesaret Madalyası geri istiyor. Amerikan Yahudi Kongresi Başkanı Jack Rosen, AJC'nin resmi antetli kağıdıyla Erdoğan'a iletilmek üzere açık bir mektup gönderdi. 2004 yılında bu ödülü Başbakan Erdoğan'ın şahsına takdim ettiklerini söyleyen Jack Rosen, Erdoğan'ın Yahudiler aleyhine yaptığı açıklamalar sebebiyle kendisine takdim edilen madalyayı geri vermesini istediklerini ifade etti” dedi.
Taraf ön sayfasının altında yer ayırdığı haber için, “Yahudi Cemiyeti, Erdoğan’dan ödülünü geri istedi” başlığını kullandı ve “Başbakan Erdoğan, İsrail’in Gazze saldırılarının ardından yapılan, ‘2004 yılında aldığın Yahudi Cesaret Ödülü’nü iade et’ çağrılarına cevap vermezken, Amerikan Yahudi Kongresi, ‘Yahudilere yönelik nefret dolu açıklamalar yapmakla’ suçladığı Erdoğan’dan Cesaret Ödülü’nü geri vermesini istedi” dedi.
Habertürk, birinci sayfasının altında yer verdiği habere, “Ödülü geri istediler” başlığını attı: “Amerikan Musevi Komitesi, Erdoğan’a 2004’te verdiği ödülü bir mektupla geri istedi: ‘10 yılda en şiddetli İsrail karşıtı lider oldunuz.’”
Hürriyet ön sayfasının altından anonsladığı habere, “Museviler, Erdoğan’dan ödülü geri istedi” başlığını attı.
Cumhuriyet haberi birinci sayfasından, “Museviler Erdoğan’a verdiği ödülü geri istedi” başlığıyla anonsladı.
Milliyet ise habere iç sayfalarında yer verdi.
“Görünmez fezleke”
Birgün gazetesinin manşetinde yer alan, “Görünmez fezleke” başlıklı haberde, “CHP’li üyelerin 4 eski Bakan’ın fezlekelerini inceleme talebi, AKP’li komisyon başkanından sonra savcılığa takıldı. Fezlekeyi incelemek isteyen Aksünger’in talebi reddedildi” denildi.
“Vladimir Erdoğan”
Taraf gazetesinin manşetinde, “Vladimir Erdoğan” başlığıyla yer alan haberde, “Batı’dan dışlanan Ankara, Rusya’yla serbest bölge için anlaşmaya varmasının ardından, Güney Akım’a da onay verdi. Forbes Dergisi, Başbakan’a ‘Vladimir Erdoğan’ adını taktı” denildi.
“Nasıl Ceren oldum?”
Hürriyet gazetesinin manşetinde, “Nasıl Ceren oldum” başlıklı haber yer aldı: “Polis, Hürriyet muhabiri Toygun Atilla’nın iki yıllık e-mail trafiğini ‘Ceren’ adıyla mahkemeden izin alarak izlemiş. Atilla, o ‘Ceren’in öyküsünü yazdı.”