Vietnam’da değişmeden değişim vakti

97 milyona yakın nüfusta sadece 35 kişi COVID-19 dolayısıyla hayatını kaybetti ve 2500’e yakın vaka gözlendi.

HAZAR GÖKÇEN ÖNEY

17.04.2021

Vietnam, geçtiğimiz aylarda ülkenin geleceğini belirleyecek kritik siyasi kararlar aldı. Ülke, komşusu Çin gibi, Leninist modeldeki Komünist Parti altında tek parti sisteminde yönetiliyor. Ekonomisi ise, ticarî ve iktisadî sistemini dışa açan ve Çin’e benzeyen türde reformlardan (yani Doi Moi Reformları) geçiyor. Vietnam hükümeti, bu reformların “sosyalist-yönelimli piyasa ekonomisi” yaratmak için olduğunu ifade ediyor. Çin’in sisteminin adı da “sosyalist piyasa ekonomisi”.

Vietnam, her ne kadar daha çok “savaş” ile hatırlansa da, bugün Asya’nın Çin ile beraber COVID-19 Pandemisi şokunu en hızlı atlatan ve en hızlı gelişen ülkeleri. 1980’lerin sonundan beri uygulanan Doi Moi Reformları, milyonlarca Vietnamlıyı fakirlik sınırının üzerine çekti. Koronavirüs Krizi öncesinde de Vietnam, gayrisafî millî hasılası son 30 yıldır artış çizgisinde olan bir ülkeydi. Böylelikle Vietnam, dünyanın en yoksul ülkelerinden biriyken, orta gelirli ülkeler arasında kendine yer bulabildi. 2020’de pandeminin etkisi Vietnam’ı başta olumsuz etkilese de, gayrisafî millî hasılası %2,9 büyüyerek, Çin’in aynı dönemdeki %2,3’lük büyümesini aştı. 2021’de de Vietnam, Asya’nın en başarılı ülkelerinden biri olmayı sürdürüyor. 

2020-2021’de sadece ekonomik alanda değil, Koronavirüs ile mücadelede Vietnam son derece başarılı oldu: 97 milyona yakın nüfusta sadece 35 kişi COVID-19 dolayısıyla hayatını kaybetti ve 2500’e yakın vaka gözlendi. Bu rakamların, tüm pandemi sürecindeki veriler olduğunu anımsatalım. Pandemiye karşı başarısını sürdürmek için de Vietnam, aşı sürecine önem veriyor. Yıl sonuna kadar, İngiltere-İsveç ortak üretimi Astra Zeneca aşılarının ülkenin %70’ine yapılması planlanıyor.

Değişime karşılık değişmemek 

1945’te komünist Vietnam Demokratik Cumhuriyeti’ni kuran Ho Chi Minh’in, ertesi yıl söylediği bir söz var: “Değişime, değişmeyerek tepki vermek”. Gerçekten de, ülkenin önündeki temel konu şimdi bu sözün ifade ettiği gibi, değişime karşı değişmeyerek mi tepki vereceğini seçmek.

Ekonomik olarak yıldızının zaten başarılı gittiği dönemlere göre daha bile parladığı bu dönemde Vietnam’ın temel sorunlarıyla yüzleşmek durumunda kalacağını iddia edenler var. Özellikle yolsuzlukla ilgili sıkıntılar Komünist Parti’nin de mesele ettiği boyutta. Buna karşılık Komünist Parti, ülkede istikrarın son derece önemli olduğunu da vurguluyor. 

Yine de ülkenin, Doi Moi Reformları’nın ikinci ayağı olan siyasî reforma bir gün girişip girişmeyeceği de merak konusu. Tam da, Vietnam’a dair bu kritik soruların söz konusu olduğu dönemeçte, Vietnam’ın lider kadrosunda değişikliği yaşandı. 

25 Ocak-5 Şubat’ta Komünist Parti’nin kongresi gerçekleşti. Yerel parti kongrelerinden seçilen delegeler, 13.’sü gerçekleşen Parti Ulusal Kongresi’nde, Komünist Parti’nin Merkez Komitesi’ni seçti. Yaklaşık 96,5 milyon nüfuslu ülkede, 1587 delege, 200 üyesi olan (180 normal, 20 alternatif) en üst düzey yönetim birimi Merkez Komite’yi belirlediler. Merkez Komite de, 18 üyesi olan Politbüro’yu ve Genel Sekreteri’ni seçtiler. Şu anki Genel Sekreter Nguyen Phu Trong, ender biçimde üçüncü dönemdir yönetimin başına seçilen bir isim. Vietnam’da normalde Genel Sekreter görevine gelenler, iki 5-yıllık dönem boyu görevde kalırlar ve sonra istifa ederler. Trong, 2011’den beri Komünist Parti Genel Sekreteri ve 2018’den bu yana da, aynı zamanda Devlet Başkanı idi. 

Vietnam’da ülkenin en yüksek lideri, Vietnam Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Sekreteri’dir. Ondan sonra ise ülkenin Devlet Başkanı ve Başbakan gelir. Parti Genel Sekreteri ayrıca Komünist Parti Sekreterya Sekreteri (partinin en yüksek yürütme kurumu) ve Merkezî Askerî Komisyon Sekreteri (Vietnam Halk Ordusu liderliği) görevlerini yürütüyor.

Partinin muhafazakâr kanadını temsil eden Nguyen Phu Trong, özellikle 2016’dan bu yana yolsuzluk karşıtı kampanyalarını ön plana çıkardı ve ayrıca partinin hegemonyasına da vurgu yaptı. Trong’un bu kez görevi devralırken ilk vurgu yaptığı ise, sağlığının “herkesçe bilindiği gibi iyi seyretmediği” oldu. Trong, “Yaşlıyım ve dinlenmek istiyorum” dedikten sonra da, her şeye karşın görevini başarıyla yerine getirmek için elinden geleni yapacağını söyledi. Sözlerine, tüm partinin ve toplumun desteğine ihtiyacı olacağını da ekledi. Trong’un “tüm parti” vurgusu, 3. kez Genel Sekreter seçilmesinin de sebebine işaret ediyor olabilir. Yolsuzluk karşıtı kampanya ve ülkenin ne yönde ilerlemesi gerektiği gibi tartışmaların Komünist Parti’de var olan farklı fraksiyonların çatışmasına yol açmasından korkuluyor.

Yönetimdeki değişiklik muhafazakâr eğilimli 

Vietnam, ayrıca 24 Mart- 8 Nisan’da, yeni seçilen 14. Ulusal Meclisi’nin toplantısını da gerçekleştirdi. 5 Nisan’da Nguyen Xuan Phuc , başbakanlık görevini bırakıp, Trong’tan başkanlık görevini aldı. 

Phuc, Başbakan Yardımcısı olan Vu Duc Dam ile, Koronavirüs Pandemisi’ne karşı etkili tedbir alınması ve hattâ, dünyada COVID-19’dan korunmada en başarılı ülkelerden biri olmasını sağlamaları nedeniyle oldukça popülerler. Dahası, ülkenin dijitalleşmesi ve teknolojideki en modern imkânların yayılması açısında da oldukça önemli adımlar attılar. Özellikle, 60’larındaki yönetim kadrosu genelinin arasında, 1963 doğumlu olarak daha genç ve dinamik bir portre çizen Başbakan Yardımcısı Dam, ülkenin “Dördüncü Endüstriyel Devrim”i kendi içinde gerçekleştirip dijital çağa uyum sağlaması için büyük çaba gösterdi. Dam, her ne kadar Başbakan Yardımcılığı görevine devam etse de, Politbüro’ya seçilemedi. Sadece Dam değil, onun gibi parti içi ağırlıklarından ziyade teknokrat olarak ön plana çıkan isimlerin yönetimde ağırlığı da azaldı. Oysa, Koronavirüs’e karşı başarılı politikalar oluşturulmasında teknokratların vizyonunun önemi büyüktü. 

Başbakan görevinden Devlet Başkanlığı’na geçen Phuc ise, daha az yürütme görevi ve daha fazla “sembolik” önemi olan bir göreve gelmiş oldu. Buna karşılık, Phuc’un Komünist Parti’nin bir sonraki Genel Sekreteri olma ihtimali kuvvetlendi. 

Başbakan olarak da Pham Minh Chinh seçildi. Chinh ise daha önce partiyi denetleyen Merkez Organizasyon Departmanı ve ayrıca Halk Güvenlik Bakanlığı’nda bakan yardımcısı pozisyonundaydı. Diğer bir deyişle, parti içi ve toplumsal “asayişi sağlama” konusunda oldukça tecrübeli. Politbüro geneline baktığımızda, yeni seçilen üyelerle beraber Vietnam Halk Ordusu ve polis kökenli veya güvenlik güçlerinde aktif görevini sürdüren temsilcilerin sayısının da hiç olmadığı kadar arttığını görüyoruz. Bir önceki Politbüro’ya göre, erkeklerin ağırlıkta olduğu ve üyelerin ortalama yaşının da 63’e yükseldiği de düşünülürse, Vietnam’ın yeni yönetiminde “muhafazakar” eğilimin güçlendiğini söyleyebiliriz. 

Ülkede yönetim kademesinde yer alabilmek için 65 yaş sınırı var: yaş haddi, Genel Sekreter Trong ve 66 yaşındaki Devlet Başkanı Phuc için esnetildi. Buna karşılık, Politbüro’nun yarısı 65 yaş sınırını aştığından yenilenmiş oldu. Bahsettiğimiz gibi, yenilenmenin ana teması da, “değişmeme” odaklı şekillendi. 

Arka plan notları:

Vietnam Komünist Partisi (VKP), 3 Şubat 1930’da Ho Şi Min tarafından kuruldu. VKP, önce Vietnam’ı sörgeleştirmiş Fransızlarla, sonra da İkinci Dünya Savaşında Vietnam’ı işgal eden Japonlarla savaştı. VKP üyeleri, savaştan sonra 1945’te ülkenin kuzeyinde Vietnam Demokratik Cumhuriyetini, yani Kuzey Vietnam’ı kurdu. Ülke 1954te Paris Anlaşması ile komünist Kuzey ve kapitalist Güney (Vietnam Devleti) olmak üzere iki parçaya ayrıldı. 1 Kasım 1955’te ise 20 yıl sürecek Vietnam Savaşı başladı. Amerika’nın çekilmesinden sonra, 30 Nisan 1975’te; VKP, Saigon’u (bugünkü Ho Şi Min Şehri) ele geçirdi. 2 Temmuz 1976’da bugünkü Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti kuruldu. Bugün partinin, yaklaşık 97 milyon nüfusa sahip ülkede, yaklaşık 5,5 milyon üyesi var.