ESER KARAKAŞ
Toplam 35 yazı.
Toplam 35 yazı.
Türkiye’de ve benzer ülkelerde siyaset yapmanın temel motivasyonu üretilecek kamu hizmetinin, ulusal ya da yerel, miktar ve kompozisyon yarışı, rekabeti değil, kamu kaynaklarını özel menfaatler için kullanabilme gayretidir, bu temel varsayımı unutmayalım ve bu nedenden de sistemde bu kamu kaynaklarını özel amaçlar yönünde kullanmayı engelleyecek yasal, kurumsal düzenlemeleri hayata geçirmek ön plana çıkmalı
Türkiye’de siyaset, hem merkezi hem de yerel düzeyde, çok ama çok büyük ölçüde kamu kaynaklarının özel amaçlar için kullanımı için yapılıyor, hiçbir komplekse kapılmadan bunun iyi teşhis edilmesi ve siyasete girerken, dürüst siyaset yapmak isterken bu duruma karşı kurumsal önlemler düşünmek ve hayata geçirmek şart
Türkiye vergi sistemi çok karmaşıktır, bu karmaşıklık masum bir karmaşıklık değildir, sistem karmaşıklaştıkça parasal ve siyasal rantlar denetimsiz olarak artmaktadır, yapılması gereken sistemi çok basitleştirip aleniyet ve saydamlığı arttırmaktır
Türkiye’de de bir siyasi hareket olarak şayet adem-i merkeziyetçiliği savunmak istiyorsanız mutlaka Anayasanın 7. maddesinin anlamsız korkulara hiç kapılmadan yeniden yazılmasını teknik olarak istemek zorundasınızdır
Anayasanın amir hükümlerine rağmen Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarının uygulanmadığı bir ülkede terörle radikal mücadele zaten mümkün değildir, hukuk her şeyin başıdır, hukukun olmadığı bir yerde her melanet zaten mevcuttur, bir eksik, bir fazla, çok fark etmeyebilir, bu komisyona terörle mücadelede evrensel hukuk yöntemlerinin benimsendiği bir çerçeveyi çağrıştıracak bir isim bulunabilir
Bir başbakan, bir cumhurbaşkanı için seçilmiş olmak yani sandık, evet, siyasi meşruiyet için gerekli koşuldur, sandıktan çıkmamış iseniz siyasi meşruiyetiniz yoktur, bu çok net. Ancak sandık tek başına sizi siyaseten meşru kılmaz, siyasi meşruiyet için bir de yeterli koşul vardır, o da hukukun temel ilkelerine, uluslararası sözleşmelere, Anayasaya, yasalara mutlak saygı ve uyumdur
Anayasa maddeleri temel ilke ve yönelimi, işin ruhunu belirler, bu ruhun günlük yaşama geçirilmesi ilgili kanunlarla gerçekleşir, kanunlar detaylıdır ama ASLA ve ASLA Anayasa maddesinin ruhu ve belirlediği istikamet dışına çıkamaz. Oysa, bizim siyaset tarzımızda bu işler böyle olmuyor. Anayasa maddesinin belirlediği ruhun dışına taşma potansiyeli taşıyan uygulama kanunları yapılıyor
Yasallığı ve kamu yararı içerdiği kuşkulu rantların üretimi ve selektif dağıtımı konusunda müdahalenin etkinliği ancak kurumsal, yasal düzenlemeler yapmaktan, örneğin kamu alımları piyasasını küresel rekabete açmaktan geçiyor
Anayasanın dili siyasileştiği ölçüde toplumun bütünün kucaklayıcı özelliği çok azalıyor ve anayasalar daha ilk günden tartışılır oluyor, oysa metne evrensel ilkelerle bezenmiş bir hukuk mutlak egemen olsa anayasaların kucaklayıcı niteliği, toplumsal uzlaşma çok artar
Belediyelere yeni bir anayasal, yasal statü gerçekten gerekmektedir ama sorun Erdoğan’ın tüm bu ilginç çıkışları öyle düşündüğü, böyle inandığı, bunun gerekli olduğuna kalben ve aklen inandığı için yapmamasında, siyasi konjonktüre göre böyle davranmasının, böyle konuşmasının daha iyi olduğunu düşünmesinde…
Keşke dünyadaki tüm devletlerin vatandaşları için kardeş kelimesini kullanabilsek… O zaman bir itirazım olmayacak, hatta ne güzel, ne insani bir tutum diyeceğim ama bu kardeş, soydaş kavramlarını sadece kendilerine Türk devletleri diyen ülkelerin vatandaşları, halkları için kullandığımızda sanırım bizim Anayasamız bağlamında bir hukuk sorunu ortaya çıkıyor
Türkiye AB üyesi olursa kendine gelmeye başlar, olmazsa da başımıza gökten taş yağmaz ama bugünü bile arayabiliriz yarın, zaten bugün yaşananlar vatandaşların çoğunluğu için gökten başlarına taş yağmasından pek farklı değil, inanmazsanız, anayasal haklarını kullandıkları için geçtiğimiz bayramı hapishanede geçiren gençlerimize bir sorun
Mehmet Şimşek’in göreve başlamasının üzerinden yaklaşık iki sene geçti, iki ay sonra tam iki sene olacak ama yıllık enflasyon oranı iki senedir pek değişmiyor, en kötüsü de toplumun geniş kesimlerinin enflasyon beklentisi, ki bu olumsuz beklentinin enflasyon üzerinde etkisi çok yüksek, artış gösteriyor
Belediyelerde kayyım atamaların altında da siyasi gerekçelerden çok çökme arayışı yatmaktadır; İstanbul’da CHP’li belediyelere kayyım atama işinin Esenkent ve Beşiktaş’tan başlanmış olması da manidardır çünkü bu iki ilçe rantın en yüksek olduğu yerlerdir
Amerika’da kilise mensupları ücretlerini kilise gelirlerinden elde ediyorlar, devlet memuru değiller ve işte de tam bu nedenden başpiskopos herkesin gözü önünde dünyanın en güçlü (!!!) adamı denen Trump’ın suratına çok kibar sözlerle onun en kızacağı sözleri söyleyebiliyor; Trump’un onun görevine müdahale etme olanağı yok, yani Trump’a ABD Başkanı olarak saygısı var, ama korkusu yok
İnternet sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezleri nasıl kullandığımız hakkında daha fazla bilgi için Çerez Politikamızı ziyaret edebilirsiniz.
Çerezler, internet sitemizin kullanımını ve işlevselliğini geliştirmenin yanı sıra performans ve analiz amaçlı olarak da kullanılmaktadır.