MEHMET ALTAN
Toplam 367 yazı.
Toplam 367 yazı.
18 Mart’tan bu yana, İtalyan gazete bayilerinde, Il Foglio’nun her nüshasının yanında tuhaf bir ek yer almaya başladı. Orada her sabah yayınlanan yirmi makalenin hiçbirinin yazarı yok. Hepsinin başında ‘Yapay zekâ ile oluşturulmuş metin’ ifadesi yer alıyor
Toplumsal acıları sürekli hale getiren Kürt Sorunu 100 yıldır demokratikleşmenin yok sayılmasından kaynaklanıyor. Ankara, 100 yılı aşkın bir süredir benim kısaca “2. Cumhuriyet” dediğim“ demokratik cumhuriyete” direniyor. Direndikçe de ülke çürüyor
Türkiye, görüneni, gündeme konulanı konuşmayı seviyor. Gerçeklerden hoşlanmıyor. Hukukun herkes için olduğunu, “bazıları için hukuk olur, bazıları için olmaz” anlayışının hukuksuzluğun temeli olduğunu anlamak istemiyor
Dünya, iletişim araçlarında bitmez tükenmez bir devrim yaşasa da bizde siyaset ve siyasi iletişim hep geçen yüzyılı yaşıyor sanki. Konuları da, kavga biçimleri de, yöntemleri de hiç değişmiyor. “Geri kalmışlık” dedikleri herhalde böyle bir şey
Sanata bakma sebebimiz hayatı daha iyi görmek değil artık, sanata hayata hiç görmeyelim diye bakıyoruz. Mümkünse hiçbir yüzleşmeye dahil edilmemek istiyoruz. Yaşamı ölüm kadar hareketsiz kılmayı arzuluyoruz. Yan gözle baktığımız eğlenceliklerimiz dönsün dursun yeter
“Lefter’in töreni çok anlamlı ve umut vericiydi. Ama onu ismini Şükrü Saraçoğlu’ndan alan bir stattan yolcu etmemizin ruhunu huzursuz ettiğinden eminim. Çünkü Saraçoğlu, Lefter’in yaşamının en acılı dönemlerinin, söyleyemediklerinin, anlatamadıklarının failiydi…”
Basın tarihi çerçevesinde kazı yaparken Ahmet Özer’in 12 önce “Kürt Sorununda barışçıl çözüm” isteyen bu yazısına rastladım. Tabii, yazıyı okuyan herkesin aklına haklı olarak şu soru gelecek: Bugün iktidar partilerinin söylediğini 12 yıl önce söylemiş olmak suç mu?
“Taş” zamanın üstünde hep aynı hızla sekiyor, yıllardan yıllara geçiyor ve hızını da biz değil, dünyanın yaratılışıyla o taşı ilk atan güç belirliyor. Biz de zamanın üstünde sekerek geçerken, “yazı” o sekişlerimizi kayda geçiriyor
Roboski Katliamı 2011 yılının bitiminde ve daha sonrasında en çok konuşulan ve tartışılan tarihsel bir acı olarak kaldı. Olay yaşanır yaşanmaz ana mecrayı oluşturan medya, tek parti dönemini anımsatan bir duruşla epeyce bir zaman sustu, haberi vermedi…
Arap Baharı’nın başladığı 2011 yılı AKP ve Türkiye için çok büyük bir kırılma noktası oldu… Dünyanın semalarında bir yıldızken dünyanın çöplüğüne düştük. “Bu nasıl ve niye oldu?” sorusunun cevabı belki de Arap Baharı’nda yaşananların bir köşesinde saklıdır
İnternet sitemizde çerezler kullanılmaktadır. Çerezleri nasıl kullandığımız hakkında daha fazla bilgi için Çerez Politikamızı ziyaret edebilirsiniz.
Çerezler, internet sitemizin kullanımını ve işlevselliğini geliştirmenin yanı sıra performans ve analiz amaçlı olarak da kullanılmaktadır.